Sonbahar her sene yüklenip serinliğini,yağmurlarını,rüzgarını ve yapraklarını,evime yatıya gelir.Ben sonbaharı kapıda karşılar:”Kim gelmiş kim!” diye sevinç gösterileri yapar,boynuna sarılırım…Sonbahar, her seferinde gözlerimin içine bakıp;” Hiç değişmemişsin” der ve omzuma dokunur.Ben sonbaharın gözlerinin içine bakamam;dokunur… Ali Ural / Posta Kutusundaki Mızıka
Tag: A. Ali Ural
Şub 23
Bir Göl Nasıl Uyandırılır
bir göl nasıl uyandırılır bilmemneresine dokunulurbir taş atsam korkup sıçrar mıbilmem bir göl nasıl uyandırılır düş mü görür kabus muacaba saati mibelki derindir uykusubalıkları kırılır bir göl nasıl uyandırılır bilmembeni karşısında görmek istermirüzgar eğmişse kaşlarınıkapısı mı vurulur yorgunsa nasıl kıyılırbir göl nasıl uyandırılır Ali Ural
Şub 23
Sevgili Dost!
Bu sabah kuş sesleriyle uyandım. Ne güzel değil mi? Hayır, güzel değil! Açık penceremden ok gibi dalıp yastığıma saplanan karga sesleriydi. Kuş sesleri dediğimde aklına asla karganın gelmediğini biliyorum. Bu, karganın da bir kuş türü olduğunu bilmeyişinden değil, karganın türünün en önemli özelliği olan güzel bir ötüşten mahrum oluşundan elbette. Yüzümü yıkarken acaba diyordum; acaba …
Şub 23
El, Dil ve Kalp Arasında Gazze
“ Sizden biri…” Toplum ve birey. Toplum oluşturabilen bireyler. Toplumun bir parçası olan birey. “Siz” denilerek hitap edilen bir topluluk ve o bütünün her “bir” parçası. “ Bir kötülük gördüğünde…” Görmek ve kötülük. Görmek ve gördüğünü ayırt edebilme yetisi. Görmekle başlıyor her şey. Eylem ancak göz penceresinden içeri girebiliyor. Kelimeler önce göz kazanında pişiyor. Resimlerin …
Şub 23
İmam Şafiî Şiirleri ya da Kitabın kitapçı rafındaki kaderi
Korku ve ümit; kal ikisi arasında.*Affın daha büyüktü*İntikam alsan da benden, ümitsiz olmam*Günah icinde yüzüyorsan bir buz parçası gibiKorkutuyorsa seni dönüş gunünün tehdidiBil ki Muheymin’in affı sana ulaşır*“Elestu Birabbikum” kadim ahdiyleEy meçhulken, bilinen isimleriyle!Tattır bize ünsiyet şarabından*Aklımı karıştıran bir şey olmasın dindeDünyamda, ahiretimde hep benimle olVe indirdiğin Abese Suresi’ndeki gibi*Haşredildiğimde.* “Birtakım yüzler vardır ki o …
Şub 23
Karabatak
ıslak kanatlarını açarak güneşi bekleyen kara kuşa bak kırılmış dalgalara karşı dalgakıranda tüneyen sarhoşa bak kömürden kollarını uzatıp çekiyor bulutun yakasından tam yırtarken gömleğini bir örümcek iniyor da arkasından yükleyip sırtına güneşin küllerini uçuruyor bir örümcek tüylerinin içinde bir rozet kadar sıcak bu homurtuyu ancak dik duran avcı çıkarabilir bu belalı harcı kancalı bir gaga …
Şub 23
Valiz
valizimi hazırlamama yardım etkollarından çekiyorlar saatinkollarımdan çekiyorlarbekçi elini düdüğüne götürüyoryardım etşimdi şimdi çocukların üzerini açtığı vakitdirparmak uçlarıma basarakuyandırmadan örtsem onlarıuyku,hiçbir gözeçocuk gözüne yakıştığı kadar yakışmazuykubana da yakışırmı? valizimi hazırlamama yardım etkelimeleri sol tarafa koysöylenmemiş olanları, yürünmemiş yolların yanınakollarını mavi gömleğimin boynunaayrı ayrı koy güneşli günlerle karlı günlerikarıştırma valizimi hazırlamama yardım etsağ köşeye biblolarımı koytahtadan, camdan, …
Şub 23
Hidrofobi
cinayeti üstüne yıkarlar diye mi cesede yaklaşmıyorsunçığrışan kuşlar korkuturken ölüyü, korkutmasa dane tarakta kalan saçlar, ne yastıkta kalan uykunkaraltın örtse de ağzının köpüğünübir anıt gibi dikilsen de uzaktakaçmasanda yakalanmamak içinbiliyorumseri cinayetler işledin. okunaksız ölüler bıraktın sahillerdekargacık burgacık gözler, akbaba tüyleriyle yazılanbirazdan güneş kapıma dayanacakseni ihbar etmemem içinayaklarıma değilyüzüme kapan! yüzüme kapan ki ordabir yıldız bile …
Şub 23
Bombiks Mori
Dört kat elbise değiştirdin Bombiks Mori Ne tığ gibiydin, ne tığın vardıDokunmadan anlamak halis ipeğiDokununca herkes anlardı Fakat yalnızdın Bombiks Mori Âhın kararttı kozanıKeşke söyleseydileryaprağın ipek olacağını Tüccarlar makaslar kumaş toplarıBıktın mı duttanHint portakalı mı çekti canınBombiks Mori Kazanlar kaynarken yandı mı canınBedestende kelebek bulutları Sana yasak Bombiks Mori Giyemezsin sen ipeğiSana yasak Bombiks Mori …
Şub 23
Şiir Çoğu Zaman
“Nasıl şiir yazıyorsunuz?” sorusunun bir bumerang gibi geri dönüp beni bulacağını, batırdığım iğnenin bir çuvaldız olarak karşıma çıkacağını bilsem de, Enzensberger’in tanımıyla “estetiğin belki de en önemli sorusu”ndan kaçamazdım. Zira bir yapıtın nasıl oluştuğunu bilmek, sadece o yapıta dışardan bakanlar için değil, o yapıtı oluşturanlar için de hayati bir değer taşımakta, başka eserlerin sırlarıyla beraber …
- 1
- 2