Zaman tekdüze arabasını buldu yenidenYeniden koştu ağır ve kızıl renkli öküzlerini kıştır gelenGök altın yapraklar arasında çukurlar açıyorElektroskopik Ekim ayı titredi ama kendinden geçiyor Charles’lı günler işte Korkak krallarız bizİneklerimizin gevşek adımlarına uymuştur düşlerimizHaberimiz yok gibidir tarlaların dibindeki ölümdenHabersizdir batan güneş tan’ın yapıp ettiklerinden Terkedilmiş evlerin içinde dolaşırızŞikayetsiz fikirsiz zincirsiz ak çarşafsızAydınlık gün hortlakları öğle …
Tag: Louis Aragon
Mar 23
Paris Köylüsü
I Çocuk akıllı uslu dursun diyeNasıl yığarlarsa önüne değersiz eşyalarıBelki de bildiğinden hangi alkolümün eksik kaldığınıTesadüf bana kentimden resimler yağdırdı işleParis’in ağaçlarını bulvarlarını rıhtımlarını Değişik alnı vardır makyajı çıkarılan aktörlerinBakışlarsa şaşkın erken kalkan kişilerdeYine de benim Paris’imdir o eski resimlerdeAma bunlar tüfekleridir Muhafız askerlerininŞimdiki gibi bir tek otomobil yoksa cadde üzerinde Islıkla çalınan bir ezgi …
Mar 23
Elsa Sevdası VII – Sürekli Randevu
Daha büyük bir rüzgâra karşı yazıyorum ve kızmasınlarSadece şişirilmiş yelken olanlarBu rüzgâr daha güçlü eser ve daha kırmızıdır kor Tarih ve aşkım hep aynı adımlarla yol alıyorDaha büyük bir rüzgâra karşı yazıyorum hem ne gerek banaOkumayanlardan buğdayların kumrallığında Geleceğin ekmeğini ve bana ne gülenlerden benim için her kapıSenin geçitin olsun ve her-gök senin gözlerinGiden bir …
Mar 23
Elsa Sevdası VI – Boğulanlar
Kalbimin şekli kentin şekline benzerOrda yönü belirsiz bir rüzgâr eserEy adaların okşadığı sularda boğulanlarİniyordunuz bilinmeyen uzun bir düş boyuncaO vaadedilmiş dinginliğine doğru uzak Aliscan’larınKahramanlar uyur orda ölülerin kendi hanları vardırOraya bir akşam varılır varılır da ne zamanYolunuzu şaşırtır çeşit çeşit öykülerinizYıldızlı göğe doğru gözleri körmüşcesineKöprünün altından geçiyorsunuz başlar arkaya kaykılmışNehrin dokunduğu beyaz sarayları görmedenMadem ki …
Mar 23
Elsa Sevdası V – Avignon
25 Eylül 1946 Rüzgâr kemeriyle oynar buradaMutlu ya da mutsuz bir anınınGüzel Avignon serüvenler kentiOrda her şey benzer susanlaraTaşıyarak olağanüstü sırlarınıAşk orda kuşanır resmin aydınlığınıAçıklaması yok ikimiz varız işteJüliet ya da Laura hem daha da safÖlüp gider Elsa sen kapatırsan gözlerini 6 Kasım 1946 İnsan boş yere galip sayar kendiniBurası Elsa’nın kentiVe o kırık köprünün …
Mar 23
Elsa Sevdası IV – Senin İçin
Hatırlarım bir zindanıHiçbir şeye benzemeyenBir mezarlık hatırlarımFarkı yoktur memlekettenBiraz kan o meydandaGeçenlerin ayağındaHatırlarım ben bu garıOrda üstleri arananŞaşkın düşmüş insanlarıAskerleri kül rengindeParis’in güzel çölündeHatırlarım binlerce şeyBir ölüyü uyur gibiYolcular acele ettiTren devrilmişti sankiAkşam yakılan bu köydenKapkara bir tablo çıktıAcınası o üç mezarHatırlarım hatırlarımTekrarlamak bir şey değilKulak verilen radyoyuYolda bir adımı dostuYalancı mıdır anılarHer şey basit …
Mar 23
Elsa Sevdası III – Ekim Ezgisi
Upuzun duvağa benzeyen bir ezgiHiç bitmeyen eksilmeyen bir ezgiBir Ekim ezgisi hüzün veren bir ezgiMayıs ayından çok daha tatlıBittiği anda yinelenen bir ezgi Gökyüzünü yeterince mavi bulanDeli bir ufkun sancısı var gözlerindeGök O’nun için değil ki zindanSevmek ölçüsüz sevmek gerekİnsana yetmez akıl öyle her zaman Kadife elleriyle güzel sonbaharBu bir şarkıdır hiç söylenmemişBu şarkısıdır bizim …
Mar 23
Elsa Sevdası II – Yağmur Damlalarını Kıskanırım
Yağmur damlalarını kıskanırımÖpücüklere fazla benzediğindenHer parlak şeyin gözleriKıskanmak için haklı bir neden Kıskanırım kıskanırımArıların sokmalarını bileKıskanırım unutkanlığı ve belleğiUykuyu ve terkedilişi de Seçmiş olduğu kaldırımıRüzgârın okşayan elleriniBenim o diri kıskançlığımdırDüş görürken uyandırır beni Kıskanırım bir şarkıyı bir sitemiBir nefesi ve bir sızlanmayıKıskanırım kıskanırım sümbülleriHoş bir kokuyu bir anıyı Kıskanırım kıskanırım heykelleriBoş ve fettan bakışlarınıKıskanırım susmayagörsünKıskanırım …
Mar 23
Elsa Sevdası I – Korkunç Korkular Yaşıyorum
Korkunç korkular yaşıyorumYazdığı o üç satır yüzündenEldivenleri masanın üzerindeBir karakedi yolumdan geçen Kuş, yıldız ya da merdivenHer şey buz gibi kötü bir işaret banaİnsana korku veren bir dilleOndan söz eder bütün bir dünya Cuma’nın bana bıraktığı buCumartesi O’nunla ne yapacak kimbilirÇekinirim bir sözcük O’nu incitir diyeSöylenen her şey bana korku getirir Hem öyle niçin sessizliğe …
Mar 23
Dünkerk Gecesi
Ayaklarımızın altında yıpranmış bir kumaştı FransaNedense karşı çıktı ağıraksak adımlarımıza Öyle bir denizde ki yosunlarla karışmış ölülerPiskopos başlıkları gibi batırılmış gemiler Geçici karakol göğün ve suyun kıyısında yüz mil ötedeMalo kumsalı uzanır gider gökyüzünde O atların çürüdüğü gecede yükselmektedirGöçmen hayvanların tepinmesi gibidir Geçit kaldırır çizgili kollarıyla elleriniYeniden buluruz içimizde eksik kalplerimizi Jean-sans-terre’in yüreğinde atan yüzbin …