Uyumsuz serseridir benim adım Tarihe öyle geçeceğim Kırlara kaçarım sıkılınca mesela Ama kırı değil, uçurumu seyrederim Sigara tutarlar, canım istemez Alır, içerim ama Zayıflığımla da geçeceğim çünkü tarihe Sıkılgan, mahcup bir suratla Ermişleri şaşırtmayı severim fakat İsa’nın anası Meryem öğretti bunu bana Onun gibi bir sevgilim olsun isterdim doğrusu Ama nerde, ölüm abanıyor omzuma Her …
Tag: İsmail Uyaroğlu
Şub 23
Yeşil Yağmur
Gözlerine baktınız mı hiç uzun uzunYeşil gözlü bir kızınÇayır çimen ferahlığı doluyor içinizeVe ipince ıslanıyorsunuzSanki yeşil bir yağmurYağıyor usul usul üstünüze İsmail Uyaroğlu
Şub 23
Felaketlere Gülecek Kadar
İki taksi çarpıştı az ötemizde ve bizKatıla katıla güldükAşktı bize unutturan dünyayıBiz ki kimsesiz bir kedi görsek sokaktaAlıp eve getirirdik daha dünEy insanlık, anla ve bağışla biziFelaketlere gülecek kadarSeviyoruz birbirimizi İsmail Uyaroğlu
Şub 23
Şiirin Üç Kuralı
Hayatın bağrındanKanayarak kopan kelimelerleKurulur şiirBir Şiir sızlanmaz, haykırırAma sızlayan yanını daDuyar insanın içindekiİki Ve şiir gelecek bildirirVe gösterir gelecek kimin elindeKimdedir güçÜç İsmail Uyaroğlu
Şub 23
Yeni Söylenmiş Gibi
Fısıltıyla sevişiyoruz sokaklardaSözlerimiz kimseye değmedenDolaşıyor kalabalığın arasındaVe sonunda gelip gene bizi buluyorTanıyoruz kelimelerimiziÇünkü her biri hâlâYeni söylenmiş gibiYanıyor İsmail Uyaroğlu
Şub 23
Ömrüm Bana bağışla bu şiiri
Büyük bir şiir yazmak istiyorumPatlayan bir fırtınanın ardındanKayalardan fışkıran hayatGibi büyülü ve vahşiÖmrüm, bana bağışla bu şiiri Kumsalı döven denizlerdenNasıl beyaz ve inceKöpükler doğarsa, öyleBeyaz ve vahşiVahşi ve inceÖmrüm, bana bağışla bu şiiri Bileğimden hışımla doğanKelimelerin güneşiAydınlatmalı birden yangın hızındaHayatın gölgeli, kuytu yerleriniÖmrüm, bana bağışla bu şiiri Ağlayan bir bebeğin sesiBuluşmalı vurulan bir gencin haykırışıylaVe …
Şub 23
Uçurum
Şiir uçurumdurVe çiçekten bir köprüGeçer üstündenGerçeğin kıyısına uzananDüş kıyısından Kimi ulaşır karşıya uçar gibiKimi ulaşamaz, düşerKimi de boşlukta asılı kalırDüşerken tutunabilirseBir kelimeye eğer İsmail Uyaroğlu
Şub 23
Gökyüzü ve Şiir
Bir kelime gelir, sürtünür, yoklar beniAnlarım, bir şiirin elçisidirBırakır hemen elimdeki işi, sokağa çıkarımBakarım, günlerdir içimi sancıtan şiirOrda, esinimi ışığından süzdüğümSonsuz göğün altındaBana incecik gülümsemektedir İsmail Uyaroğlu
Şub 23
Bıçak
Bir bıçak edin artık kendineBırak avutmayı bedeniniUcuz zehirlerle, alkol vb.Balkırken ölümün çelik dikeni Bir bıçak…Kromaj kaplı bir kan lekesiParlasın üstünde veUğuldasın ölümün sesi Bir bıçak edinin…Önce ucunu deneİyi gelirse eğerGömersin şehvetle etine Bir bıçak edinin artık…Bileğine bir şans tanıEğlenirsin hem işte birkaç saniyeDe olsa seyrederken fışkıran kanı Bir bıçak edin artık kendineTitremeye başlamadan elinBulamazsın sonra …
Şub 23
Esirgemeyen ve Bağışlamayan Şeytanın Adıyla
VI.Andolsun karanlığa kiFuhuşu ve cürmü örtenO kirli, siyah atlasa kiBekareti elinden alınmışSarışın duluna göğün, aya kiGecenin bakir kızlarına, yıldızlara kiBiz seni yalnızlıkla ödüllendirdikYalnız kalasın diyeOrda burada, göğün altındaki her yerdeSızlayasın diye bir başına karanlığındaAma sen yüz çevirdin bir vakitKalabalıklara baktın bağışımızı unutupSunduğumuz acıda boğulup gitme korkusu edindinDüşünmez misin, niye boğulur boğulanlarIşıldasınlar diye yalnızlıklarının dibindeBunda elbet …
- 1
- 2