Tag: Furkan Çalışkan

türkçe sözlü hafif bir acı verebilirim sana

  türkçe sözlü hafif bir acı verebilirim sanayerleşik hayata hor bakan geçmişimmaksadını aşan bir hayat meselaama ben şiirler yazdıkça, tekinsiz ve zalimkendini hiç bir zaman güvende hissedemeyeceksin. bir moğol dolaşır küçük atıyla sokağımızdarüyalarda tenzilat yapar kapkara sabahkadın eli değmiş bir sessizliğe kadarusulca hal çaresi arar ve sürer atını şairsokağımızdaki halkın mutluluğunu amaçlayan kuşlarbiliriz ki doğal …

Devamını oku

bisikletin yanında koşan çocuk

  ülkemi seviyorum şahsındapanik halde seviyorum hızlı hızlıcumada dışarıda kalmış bir tedirginlikle aslında karyağıyorum, kazağımın kollarına siliyorum yasımımodern şiir horasandaellerim boynunda kışladı yararlı sonları bilmiyorum ne ki kariyer hesaplarıartık ne güneş organize sabahları ne dünyasen kesin hesaptın ben minhaahıska nerde yıl 1946 gerçek mermiler kullanıyor hayat gerçekten sıkıöyle uzak bir yersin göğsümde öyle sapajandarmanın bile …

Devamını oku

kırkbinçiçek

şairin suçu! bir resimde gibi olmak endişesi terliklerle fırladım arkandan bir bilsen endişe ve suç, turunu vida, mavi kedi insanız ya canım etken veya edilgen bir tek salonu olan ev hanımı kederi… ah evet acı, bereden taşan saçların kadar rutubetten kuruyamamış bir çarşaf gibi ağır terminale bırakıyorum kendimi kimimi kimsemi illerden gelen adamlar, kasket, kasvet …

Devamını oku

Aşırı Hız ve Dikkatsizlik..

bu şiiri sadece sana yazmak kalbimi kırıyor aslındabir ayçiçeğinin taşınması gibi başka güneşleregeride kalıp hayatı oyalayan biri olsaben yazmasam, sen gitmesen, biz düşmesekolmasa keşke yerçekimi, en çok itaat ettiğimiz yasa… oysa biz istikbal yakardık hele hava güzelsedünyayı ihmal eder başka mevzular açardıken az beş yıl tecrübeli yalnızlıklar üzerinehalk tipi yalnızlıklarımız vardı, şaşkın ve âşıkbir çiçeğe …

Devamını oku

zorluk derecesi

eşitlik bozuldu ve sabah olduböylece kalbim,hakkındaki iddialara açıklık getirecek. gizlediklerim ve açığa vurduklarımzaten benim olanı çalmak gibibir şeyi unutmuşum hissi ile sana dönüyorumütünün fişi, gözlerinin rengi, kapının kilidiseni unutmam gerektiğini hatırlamıyorumgözlerin ve sen, toplam iki kişi… biz sadece acımızı seçmekte özgürdükacımız, evet kabul, olağan şüphelive içimizde taşıdığımız o kömüryıkadıkça kirlenen korkunç bir sevgi… frene basma, …

Devamını oku

ve sonra kalbim olaysız bir şekilde dağıldı

sanırım olay İstanbul’da geçiyorduismini vermek istemeyen caddelerdeolası bütün kaçış yolları tutuluyurtlarından çıkarılan adamlar arasındave aşk, aniden yola fırlayan bir çocuktu. artık halka açık bir yerde bekliyor seni hayatorda sana ölçü, birim ve düzen verilmemiştirmümkün mertebedeki adamlar ve kadınlarbeherler, masa saatleri ve ergonomiyok, ama herkes uyanık birtek benim uykum vardeğil mi ki beş dakikada bir erteliyorum …

Devamını oku