Tag: Erdem Bayazıt

Sendin

Sendin gökkuşağındaki yedinci renk Sendin denizdeki uçsuz bucaksız mavilik Sendin içimdeki ateş, yüreğimdeki sızı Ve sana karşı koyulmaz hasretlikti gönlümde olan Masallarda adı geçen güzel sendin Kafdağındaki zümrütü anka kuşu gibi Bana benden yakın, bana benden uzak olan Akşamları gökyüzümdeki yıldız sendin Sendin kaderimdeki yalnızlık Şiirimdeki kadın sendin İçtiğim kadehdeki şarap Gördüğüm rüya sendin Söylediğim …

Devamını oku

Aşk Risalesi

Dirilmek yenidenYerin uyanması gibi kımıldaması gibi toprağınBulutları yarması gibi gün ışığınınYağmurun ansızın boşanmasıBinlerce kuşun bir anda parlaması havalanmasıErimesi gibi karların ve buzullarınPatlaması gibi dal uçlarında tomurcukların Dirilmek yenidenYüzyıl süren bir berzahtan geçmişiz gibiKandan kinden öfkedenÜstümüze bir sağnak boşanmış gibiSürekli lekelendiğimiz çözülmeye terkedildiğimizBir bataktan çıkar gibi. Yürürken otururken yatarkenHep çürümek durumunda kalmışDuyduklarımızdan dolayı kulaklarımızGördüklerimizden ötürü gözlerimizDokunduklarımız …

Devamını oku

Sana, Bana, Vatanıma, Ülkemin İnsanlarına Dair

“Telgrafın tellerini kurşunlamalı’’Öyle değildi bu türkü bilirim Bir de içime -Her istasyonda duran sonra tekrar yürüyen- Bir posta katarı gibi simsiyah dumanlar dökerek Bazan gelmesi beklenen bazan ansızın çıkagelen Haberler bilirim mektuplar bilirim. Gamdan dağlar kurmalıyım Kayaları kelimeler olan Kırk ikindi saymalıyım Kırk gün hüzün boşaltan omuzlarıma saçlarıma Saçlarının akışını anar anmaz omuzlarından Baştan ayağa …

Devamını oku

Ölüme Saygı

  Ölüm bir melek elinde gelir Ve öper usulca çocuk yüzleri. Belki bir gün kurtuluruz Karıncaların yolunu şaşırtan ince rüzgarlarla Kaplumbağaların hasret kaldığı derin tepelerde Çocuk gibi bakalım mavi sulara Şehirlere bakalım insanlığımızı eskittiğimiz Sislerden dumanlardan yollara atılan mısır koçanlarından Belki tutarız birgün belki kurtarır bizi Simsiyah saralım bezlerle dağları rüzgarları Gül bahçeleri ağlasın Dallarda …

Devamını oku

Ölüm Risalesi

  Damla damla oluşuyor hayat Ölüm kımıl kımıl Duymak kolay Anlatmak değil Her an Farkındayım Az az öldüğümün Bilincindeyim doğan ayın Eriyen karın akan suyun Ve usul usul tükenen zamanın Tekrarlayıp duruyor saat Vakit te mahluktur Vakit te mahluktur İşliyor kalbim Eskiyor saçlarım Ve gözlerimin en ince hücreleri Okuyorum hayatı Toprağın üstünden çok Altındakilerle var …

Devamını oku

Kar Altında Hüzün Denemesi

Dünyanın en uzun hüznü yağıyor Yorgun ve yenilmiş insanlığımızın üstüne Kar yağıyor ve sen gidiyorsun Ağlar gibi yürüyerek gidiyorsun Belki bulmağa gidiyorsun kaybettiğimiz                                      O insan ve tabiat çağını Dön bana ve dinle Kuşlar uçuşuyor içimde Loş bir …

Devamını oku

Bulmak

Bir an kayboldun gibi! yaşadım kıyameti Yoruldun ama buldun ey kalbim emaneti Yeniden su yürüdü dalıma yaprağıma Bir bakışın can verdi kurumuş toprağıma Çiçeğe durdu kalbim içtim parmaklarından Göz çeşmem suya erdi sevda kaynaklarından Bir aydınlık denizin sonsuz derinliğinde Yüzüyorum gözünün yeşil serinliğinde Bir ışık bir kelebek biraz çiçek biraz kuş Yeni bir ülke yüzün …

Devamını oku

Diriliş Saati

Ey bir emre hazırlanan simsiyah gecedeKaranlığı emip emip de gebe kalan Ey her depremden sonra biraz daha doğrulan Herkesin Veba girmiş bir şehrin hem halkı Hem seyircisi olduğu bir günde Ey düştüğü yerden kalkmaya hazırlanan ülke. Her damlası bir zafer müjdecisi Bir posta eri gibi Yağmur yüzümüze değince Çıkacağız yola. Çıkacağız yola Hesap günü gelince …

Devamını oku

Yok Gibi Yaşamak

Boğuk bir bakışın oluyor seninBir girdap derinliğinde kayboluyor gibiyimYok gibi yaşamak bu kalkıp kurtulmak gibi kalabalıktanDurma bana türkü söyle Anadolu olsunSusuz dudak gibi çatlak olsunKaranfil gibi olsun kara çiçek gibi solgun yüzünDurmadan akıyor kalbim ayaklarına bana karanlık bakmaAğıyorum bir karanlık karayel saçlarınaÇekme ülkemden nar yangını gözleriniBeni bu kentten kurtar beni yalnız ko git beniArıyorum arıyorum …

Devamını oku

Boşluklu Yaşamak

Şimdi bütün şehir bir adama yöneldiAdam dedimse senin benim gibi bir adamAma kadın değil bura önemli. çünkü ben hiç görmedim bir kadının insanlartarafından asıldığını / kafasını ucu ilmekli ipeuzattığını hiç duymadım / aslında görmekten ötebu duymaktan öte. Dedim ya şimdi bütün kent bir adama yöneldidurmuşlar bir meydanda bekleşiyorlardı /birşeyler anlatıyorlardı / biri vardı iyi ettim …

Devamını oku