Ne beyân-ı hâle cür’et, ne figâna tâkatım var.Ne recâ-yı vasla gayret, ne firâka kudretim var. Yanayım mı hasretinden geçeyim mi ülfetinden Hele derd ü firkâtinden sana bin şikâyetim var Nice etmem âh ü efgân beni yâre geçti yârân Nigeh etmez oldu cânân buna pek kasâvetim var Düşüp ol cefâ-şiâre gönül oldu pâre pâre Çekerim gamın …
Tag: Enderunlu Vasıf
Şub 23
Dünyede Pertev-i hoş-gû gibi şâir olmaz
- By Şiir Antolojim in Şiir, Türk Şiiri
Ne dem ol gözleri mestâne gelür hâtırımaİbtidâ sunduğu peymâne gelür hatırıma Dest-i çevrinde nice yıllar o kaşı yayın Çekdiğim çille-i merdâne gelür hatırıma Bir mesel söyler o şuhu sararım fikri ile Günde yüz bin kadar efsâne gelür hatırıma Beni sevmez deyü bî-hûde sitem eylemesün Sevmem ol meh-veşi de ya ne gelür hâtırıma Dünyede Pertev-i hoş-gû …
Şub 23
Cevâb nâme-i pesendîde-eser ez dehân-ı duhter-i zîbende-güher
- By Şiir Antolojim in Şiir, Türk Şiiri
TAHMÎS (Cevâb nâme-i pesendîde-eserez dehân-ı duhter-i zîbende-güher) (Kızın anneye verdiği cevap) Pend eyler ise bir daha ağaca sarayımYanmış odunla başını gözünü yarayımBaşlı başıma ben dahi bir iş başarayımBir âşinâya yalvarayım sonra varayımOn beş yaşında kendime bir oynaş arayım Çıkrık misâl dırlayacağına hey ozanGir dest-gâha doku bezin pârecik kazanBâzârı derler âbo hâram-zâdedir bozanSatub savub da neyse …
Şub 23
Tahmîs bâ-ıstılâhat-ı zenân der vâdî-i nush ü pend ez dehân-ı vâlide
- By Şiir Antolojim in Şiir, Türk Şiiri
TAHMÎS (Tahmîs bâ-ıstılâhat-ı zenân dervâdî-i nush ü pend ez dehân-ı vâlide) (Bir annenin kızına öğütleri) Kız dinle nush ü pendimi kavline sâdık olGönle rızâ-yı kaynanayı kul halâyık olKim der sana ki bir çamura var bulaşık olNe kesret ile zâhide ne pek de açık olOlma sokak süpürgesi kadın kadıncık ol Bir nev-civân kocaya varub et dediklerinBeş …
Şub 23
Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor
- By Şiir Antolojim in Şiir, Türk Şiiri
Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyorOlmazsa yâr âşıka râm söylenilmiyor Muhtâc bûs-ı lâ‘line yârın recâ-yı vaslMest olmadıkça asl-ı merâm söylenilmiyor Tenhâda bulsam ol perî-zâdı telâşdanLüknet gelip zebâna kelâm söylenilmiyor Dahl etme bana derd-i dilin söylemez deyüÂşık ne yapsın âh a paşam söylenilmiyor Vâsıf bezimde böyle gazel dest-i yârdanNûş itmedikçe bir iki câm söylenilmiyor Enderunlu Vasıf