Dertsiz okuyucu, çoban kadar rahat,Az’la yetinen, açık yürekli insan,İçkiye düşkün ve hüzün kokan,Bu kederli kitabı fırlat, at. Kendi söz sanatını kapmadınsaŞeytan’dan, o kurnaz ihtiyardan,At! bir şey anlayamazsın ondan,Ya da inanırsın isterik olduğuma. Ama, büyüye kaptırmadan kendini,Gözün varsa uçuruma dalmayı bilen,Oku beni, öğrenmek için sevmeyi beni, Her şeye meraklı Ruh, acı çeken,Ve gideceksin arayarak cennetini,Acı bana!… …
Tag: Charles Baudelaire
Şub 23
Hüzünlü Madrigal
I Hanım hanımcıksın neme gerekir?Güzel ol! Hüzünlü ol! bana yeter,Doğaya ırmaklar, sular can verir,Yüzü gözyaşları güzelleştirir;Fırtınalarla gençleşir çiçekler. İnan, daha çok seviyorum seni,Kıvanç gölgeli alnından kaçıncaVe korkular boğunca yüreğini,Geçmişin öfkeli bulut yığınıBohçasını önümüzde açınca. Seni, o iri gözlerin kan gibiSıcak damlalar dökünce severim,Ve ellerim sallarken beşiğiniCan çekişen bir hırıltı misaliHüzün üstüne çökünce severim. Ey derin …
Şub 23
İnsan Ve Deniz
Sen, hür adam, seveceksin denizi her zaman;Deniz aynandır senin, kendini seyredersinBakarken, akıp giden dalgaların ardından.Sen de o kadar acı bir girdaba benzersin. Haz duyarsın sulardaki aksine dalmaktan;Gözlerinden, kollarından öpersin; ve kalbinKendi derdini duyup avunur çoğu zaman,O azgın, o vahşi haykırışında denizin. Kendi âleminizdesinizdir ikiniz de.Kimse bilmez, ey ruh, uçurumlarını senin;Sırlarınız daima, daima içinizde;Ey deniz, nerde …
Şub 23
Balkon
Hâtıralar annesi, sevgililer sultanı.Ey beni şâdeden yâr, ey tapındığım kadın,Ocak başında seviştiğimiz o zamanı,O canım akşamları elbette hatırlarsın.Hâtıralar annesi, sevgililer sultanı. O akşamlar, kömür aleviyle aydınlanan!Ya pembe buğulu akşamlar, balkonda geçen!Başım göğsünde, ne severdin beni o zaman!Ne söyledikse çoğu ölmiyecek şeylerden!O akşamlar, kömür aleviyle aydınlanan! Ne güzeldir güneşler sıcak yaz akşamları!Kâinat ne derindir, kalb ne …
Şub 23
ÂŞIKLARIN ÖLÜMÜ
Yatağımız olacak, hafif kokuyla dolu,Divanımız olacak, bir mezar gibi derin;Bizim için açılmış, en güzel iklimlerinO garip çiçekleri süsleyecek konsolu. Son sıcaklıklarını sarfederek hovarda,Birer ulu meşale olacak kalplerimiz;Çifte ışıklarından gidip gelecek bir izİkimizin ruhunda, o ikiz aynalarda. Pembe, lâhuti mavi bir akşam saatinde,Vedayla dolu, uzun bir hıçkırık halindeYanacak aramızda bir tek şimşeğin feri; Nihayet kapıları biraz …
Şub 23
Alıp Götüren Koku
Gözlerim kapalı, bir sonbahar akşamındaSıcak göğsünün kokusunu içime çeker Dalarım, gözlerimden mesut kıyılar geçer Hep aynı günün ateşi vurur sularına Sonra birden görünür, baygın, tembel bir ada Garip ağaçlar, hoş meyveler verir tabiat Erkeklerin biçimli vücutlarında sıhhat Ve bir safiyet kadınların bakışlarında O güzel iklimlere sürükler beni kokun Bir liman görürüm, yelkenle, direkle dolu Tekneler, …
Şub 23
Kendine Gaddar
öfkeye, kine düşmedenvuracağım kasap gibi,musa ve kaya misalifışkıracağım gözünden, su versin diye sahra’ma,acıların özsuyunu.benim arzum umut oldusenin tuzlu gözyaşında yelken açacak bir gemi,ve tatlı hıçkırman bir desarhoş edecek kalbimdegümleyerek davul gibi! çatlak ses değil miyim beno tanrısal senfonide,doymak bilmez ironi’ylebeni saran ve kemiren? odur sesimde yaygara!odur kanım, kara zehir!tekinsiz aynayım, görürcadoloz kendini orda! hem bıçağım …
Şub 23
Hüzün ve Serseri
Agathe, uçtuğu var mı ruhunun arasıra,Büyülü, mavi, derin ve ışıl ışıl yananBambaşka denizlere, bambaşka semalara,Şu kahrolası şehrin simsiyah havasından?Agathe, uçtuğu var mı ruhunun arasıra?Hey trenler, vapurlar beni burdan götürün!Ne var gözyaşlarından çamurlar yuğuracak?Arasıra der mi ki Agathe’ın ruhu, üzgün,”Nedametten, azaptan ve ıstıraptan uzakHey trenler, vapurlar, beni burdan götürün.”Ne kadar uzaktasın ey mis kokulu cennet,Ey, sadece …
Şub 23
Yalnızın Şarabı
Seven kadının o garip bakışı var ya,Sere serpe yıkansın diye güzelliğiDalgalı ayın titrek göle gönderdiğiBeyaz ışın gibi bize doğru kayar ya; Bir kumarbazın sonuncu para kesesi;Çapkıca bir öpücüğü sıska Adeline’in;Tıpkı uzak sesi gibi insan derdinin,Sinirlendirici, tatlı bir müzik sesi, Bütün bunlar değmez, derin şişe, seninDindar ozanın susamış yüreği içinBağrında tuttuğun etkili balsılara; Umut, gençlik, yaşam …
Şub 23
Düşman
Üç beş yerine parlak güneşler vuranKaranlık bir fırtına oldu gençliğim;Bitik bahçemde yıldırımla yağmurdanTek tük pembe yemiştir bütün derdiğim. Vardım düşüncelerin güzüne demek,Suyun yer yer mezarlar gibi oyduğuSele gitmiş toprakta düzlemem gerekKürekler, tırmıklarla her bir oyuğu. Gelişir mi bilinmez bir güç bulurdaDüşündüğün o yeni çiçekler burada,Kumsal gibi yıkanmış yerde kim bilir? -Ey acı! Ey acı! Varlığı …