Mavi yaz akşamları, patikalarda, dalgın,Gideceğim sürtüne sürtüne buğdaylara. Ayaklarımda ıslaklığı küçük otların Yıkasın, bırakacağım başımı rüzgara. Ne bir şey düşünecek, ne bir laf edeceğim; Ama sonsuz bir sevgi dolduracak içimi; Göçebeler gibi uzaklara gideceğim; Mes’ut sanki yanımda bir kadın varmış gibi. Arthur RimbaudÇeviri: Orhan Veli
Tag: Arthur Rimbaud
Şub 23
Cehennemde Bir Mevsim
Aldanmıyorsam bir zamanlar hayatım,önünebütün gönüllerin açıldığı, yoluna bütün şaraplarındöküldüğü bir şölendi.Bir akşamdı dizimi oturttum Güzelliği-Terslikedecek oldu-İler tutar yerini bırakmadım ben de.Bayrak açtım adalete karşı.Aldım başımı kaçtım. Ey büyücüler, size eybahtsızlık, ey nefret, hazinem size emanet.Azmettim, söndürdüm içerimde insan ümidi adınane varsa. Bir yırtıcı hayvan amansızlığıyla atıldımüzerlerine boğayım diye cümle sevinci.Cellatlara seslendim, ısırayım diye ölürkenmavzerlerin kabzalarını. …
Şub 23
SARHOŞ GEMİ
Ölü sularından iniyordum nehirlerinBaktım yedekçilerim iplerimi bırakmış, Cırlak kızıl derililer, nişan atmak için Hepsini soyup alaca direklere çakmış. Bana ne tayfalardan; umurumda değildi Pamuklar, buğdaylar, Felemenk ve İngiltere; Bordamda gürültüler, patırdılar kesildi; Sular aldı gitti beni can attığım yere. Med zamanları, çılgın çalkantılar üstünde, Koştum, bir çocuk beyni gibi sağır, geçen kış Adaların karalardan çözüldüğü …
Şub 23
Tufan Sonrası
Tufan anısı yatışır yatışmaz, Bir tavşan, evliya otları, kıpır kıpır çan çiçekleri içinde durdu, gökkuşağına yakardı örümceğin ağları arasından. O güzelim taşlar, saklanan – bakıp duran çiçekleri daha şimdiden. Pis ana sokakta kasap tezgâhları kuruldu; bakır oymaları gibi yukarıya kat kat yığılmış denize çektiler kayıkları. Kan aktı. Mavi Sakal’ın orda, – Tanrının mührüyle camları sararttığı …
Şub 23
Çalınmış Yürek
üzgün yüreğim akıyor gemiye,bir gevişlik tütün salyası gibi;çorba artıkları yüzümde, niye?üzgün yüreğim akıyor gemiye;ya bu kaba saba sözler ne diye?adamların bu zevzek gülüşleri?üzgün yüreğim akıyor gemiyebir gevişlik tütün salyası gibi. hep belden aşağı edepsiz laflaronu nasıl baştan çıkardı, bakın!dümende de o biçim resimler var, sevişmeler, kalkmış cinsel organlar…siz ey beni büyüleyen dalgalar,alın kirli yüreğimi, arıtınhep …
Şub 23
Esrik Gemi
Çığırtkan Kızılderililer çarmıha germiş,Çakmış kanlı direklere yedekçilerimi,Kendimi özgür ırmaklara kapıp koyvermişGidiyorum sular alıp götürüyor beni. Ne İngiliz pamuğu, ne de Felemenk unuNe tayfa patırtısı, ne başka derdim kaldı,Bitirdi yedekçiler ahret yolculuğunu,Özlediğim yerlere yelkenlerim açıldı. Geçen kış, öfke ile çalkalanırken sular,Çocuk beyinlerinden daha dilsiz, sağır, benÖyle koştum durdum ki, uğradığım adalarYıldılar şamatadan, görkemli gürültüden. Sabah, uyanışımı …
Şub 23
Susuzluk Güldürüsü
I BÜYÜKLER Senin dedelerin, nineleriniz,Büyükleriniz!Soğuk terler tenimiziÖrtmüş ay’la, yeşillikle…Yamandı sert şarabımız!Yalan dolansız güneşteNe gerekir bize? içmek. BEN. – Barbar ırmaklarda göçmek. Dedelerin, nineleriniz ÇiftçilerizSorgunların dibinde su:Islak şatonun yöresindeKazılmış hendeklerdekiAkıntıyı bir seyreyle.İnelim mahzenlerimizeElma şarabı var, süt var. BEN.-İnekler ile su içmek. Dedeleriniz, nineleriniz; Buyruğunda içeceklerBuyruğunda tüm dolaplar,Enfes çaylar, kahveler varibriklerde titriyorlar.– Bak, ikonalar, çiçekler,Mezarlıktan yeni …