Tag: Guillaume Apollinaire

Bir Aşk Kırgınının Şarkısı

Ve bu şarkıyı söylediğimde1903 yılında bilmezdim benAşkımın benzeştiğini güzel Phenix’leGündüzün dirildiğini yenidenBir akşamüstü ölse bile Yarı sisli bir akşam Londra’daİpsizin biri aşkımı andıranBirdenbire dikildi yolumaGözlerimi indirdim utançtanYüzüme fırlattığı bakışla Gittim ardından bu arsız oğlanınElleri cebinde dudağında ıslıkEvler ayrık dalgaları Kızıl denizinSokaklar arasında ilerliyordukKaçan Yahudilerdi o ben de Firavun Şu tuğla dalgaları düşsün varsınBir kerecik olsun …

Devamını oku

Bir Yıl Öncesi İçin Laterna Havası

Nerdesin Paskalya bunca bekledikİşte o ilkyaz uğrasana koruyaGıdaklıyan tavuklarla dolmuş tünekBak gökte tanın pembe kıvrımlarınaAşk yürüyüşe geçmiş işimiz bitik Mars’la Venüs dönmüşler ikisi deÇok olmuş ağızları çılgınca birleşeliKatışıksız düzlükler önündeGüllerin dibinde yapraklarla gizliTanrılar çırçıplak dans etmede Bil çiçeğe durmuşsa dört yanSevecenliğimdir önayak bunaGörkemli bir doğa bu içe dokunanIslak kurbağalar dalmış şarkıyaOrmanı tutmuş ıslığıyla Pan Çoğu …

Devamını oku

Marizibill

Büyük bir caddesinde Kolonya’nınBir gider bir gelirdi akşam vakti.Herkese cömert, şirin, cana yakın;Bitince kaldırım gider içerdi,Basık meyhanelerde yorgun argın. Kuru tahtalarda yatmaya razı,Alyanak kumral bir oğlan yüzünden;Bir Yahudi, sarmısak kokar ağzı,Çin dönüşü Şanghay kerhanesindenÇıkarıp getirmişti kızcağızı. Çok görmüşlüğüm var böylelerini,Omuzlarına ağır gelir kader;Kararsız, rüzgârda yaprak misali;Gözleri kısık lambalara benzer;Kalpleri işler kapıları gibi. Guillaume ApollinaireÇevirenler : …

Devamını oku

Mirabeau Köprüsü

Seine akıyor Mirabeau Köprüsü’nün altındanVe şu bizim aşkımızOlur mu durasın şimdi anımsamadanSevincin geldiğini ancak acının ardından Çalsana saat insene ey geceGünler geçiyor bense hep aynı yerde Yüz yüze duralım böyle elin elimde kalsınVe aksın dursunSonsuz bakışlar dalgalar yorgun argınKöprüsü altından kollarımızın Çalsana saat insene ey geceGünler geçiyor bense hep aynı yerde Aşklar akıp gidiyor şu …

Devamını oku

Bölge

Sonunda canına tak dedi bu eski dünya Çobankızı ey Eyfel kulesi köprülerin sürüsü meliyor bu sabahBıktın yaşamaktan eski Yunan’da Roma’da Otomobiller bile kocamış görünüyor buradaBir din yepyeni kalmış bir dinBir din kaldı Port-Avion hangarları gibi yalın Bir Sen ey Hıristiyanlık bir sen eski değilsin Avrupa’daEn yeni Avrupalı da sizsiniz Papa X.PieVe sen pencerelerin gözetlediği bir …

Devamını oku

Ren Gecesi

Bardağımda şarap, bir alev gibi titriyor.Bakın kayıkçı ağırdan bir şarkı tutturmuş.Ayışığında yedi kız görmüş, öyle diyor;Yeşil saçları ta topuklarını bulurmuş. Kalkın, türküler söyleyin, oynayın yan yana;Kayıkçının şarkısını duymayayım gayrı;Bütün sarışın kızları getirin yanıma:Saçları örülmüş durgun bakışlı kızları. Ren sarhoştur, sularına asmalar vuran Ren;Üzerinde gecelerin altını serili.Yazı büyüleyen yeşil saçlı perilerdenBahseder ölü bir ses, son nefesinde …

Devamını oku

Sante Hapihanesi’nde

ISoyunmam gerekti çırılçıplakHücreme girmeden önceVe hangi ses ötüyor GuillaumeSana ne oldu diyeMezardan çıkacağı yerdeİçine giriyor LazarElveda elveda şarkılı türkülü oyunEy benim yıllarım ey genç kızlarIIHayır hissetmiyorum kendimi artık Bu yerdeHem ben on beş numarayım On birincideCamlardan camların içinden Güneş süzülüyorIşınları benim kafiyelerimde Maskaralık ediyorVe dans ediyorlar kağıt üzerinde Dinliyorum işteİçlerinden birini tavana vuran Ayağı ileIIIHer …

Devamını oku

Kalbim Ters Bir Aleve Benzer

Nihayet sen de bıkmış olursun bu eski dünyadan Aşk korkusu tedirgin ediyor seniBir daha sevilmeyecekmişsin gibiEski zamanlarda yaşasaydın bir manastıra kapatırdın kendiniOysa utanıyorsun şimdi Tanrıya dua etmeye bileGülüşün cehennem ateşidir çatırdayanYaşamın dibini parlatıyor kıvılcımları gülüşününBugün bu kentte yürüyorsunAdamlar ve kadınlar kan içindeBir ağrı yüreklerinde, yüreklerin yerine Olan olmuştu ve hatırlandıkça sona erişi bu güzelliğinAcı tekrarlanacaktı …

Devamını oku

Loreley

Bacharach’da bir sarışın kadın vardıSevdadan kırar geçirirdi sıradan adamları Kargısına çağırdı da Piskopos Loreley’iGüzelliği önünde suçunu bağışlayıverdi Oy güzel Loreley silme mücevher gözlerinKimden bu büyüyü hangi sihirbazdan öğrendin Gözlerim lânetlendi bu yaşamak takettiŞöyle bir bakanlar bana kül olup gitti Alevden benim gözlerim mücevherden değilYakın ateşe atın bu büyüyü başka değil Ey canım Loreley bu ateşlerde …

Devamını oku