Tag: T. S. Eliot

Burası devam edecek bir kent değil, yaşanacak yer değil burası

Burası devam edecek bir kent değil, yaşanacak yer değil burası. Rüzgâr sert, zaman kötü, kazanç şüpheli, tehlike şüphesiz.Ah, geç geç geç, geçtir zaman, geç çok geç, ve çürümüştür yıl;Kemdir rüzgâr, ve şiddetlidir deniz, ve gridir gök, gri gri gri.Ey Başpiskopos Thomas, geri dön; geri gön, geri dön Fransa’ya.Geri dön. Çabucak. Sessizce. Bırak huzur içinde ölelim …

Devamını oku

Little Gidding

Karakışta bahar kendine özgü mevsimdirGünbatımında donuklaşsa da sonsuzdur,Zamanda asılı, kutupla dönence arasında.Kısa gün ışıl ışıl olunca, ayaz ve ateşle,İvecen güneş buzu tutuşturur gölcük ve hendeklerde,Sıcaklığın yüreği olan rüzgihsız ayazda,Yansıtarak suyumsu bir aynadaBir ışıltıyı, körlüktür bu öğle saatinde.Ve parıltı, daha yoğun çalı ve maltız alevinden,Uyandırır suskun ruhu: yel değil yortu ateşiYılın karanlık zamanında.Erimeyle donma arasındaRuhun öz …

Devamını oku

Simeon’a Bir Şarkı

Efendim, Roma sümbülleri çiçeklenir kâsedeVe kış güneşi emekler karlı tepelerde;İnatçı mevsim sürmekte.Hayatım hafiftir, bekler ölü rüzgârı,Elimin sırtındaki bir tüy misali.Güneş ışığında toz ve köşelerde hatıraBekler ölü ülkeye doğru soğuk esen rüzgârı. Bahşet bize barışını.Dolandım uzun yıllar bu şehirde,Tuttum inancımı ve orucumu, kol kanat gerdim yoksula,Onuru ve rahatlığı hem verdim hem de aldım.Asla reddedilmedi kimse benim …

Devamını oku

Gerontion

Thou hast nor youth nor ageBut as it were an after dinner sleepDreaming of both. (*2) Buradayım işte, kurak bir ayda yaşlı bir adamım,Bir oğlan kitap okurken, beklerim yağmuru.Ne sıcak kapılardaydımNe de boğuştum sıcak yağmurdaNe de dizlerim tuzlu bataklıklardaydı; pala sallamadım,Sinekler ısırmadı beni, boğuşmadım.Çürümüş bir evdir evim,Ve ev sahibi, pencerenin denizliğine çömelmiş o YahudiYumurtlanmış Antwerp’te …

Devamını oku

La Figlia che Piange

O quam te memorem virgo… Dur merdivenin en üst basamağındaYaslan bir bahçe vazosuna –Ör, ör gün ışığını saçlarında –Sarıl çiçeklerine acılı bir şaşırmayla –Fırlat hepsini yere ve dönGözlerindeki firari bir içerlemeyle:Fakat ör, ör gün ışığını saçlarında. Böylece bırakabilirdim o adamı,Böylece bırakabilirdim o kadını durup yas tuttuğu yerde,Böylece bırakabilirdi adamRuhun yarılmış ve yaralanmış bedeni bırakışı gibi,Zihnin …

Devamını oku

Rüzgârlı Bir Gece Rapsodisi

Saat on iki. Aysı bir bireşimde tutulmuşSokakların kapsamı boyunca,Fısıldanan aysı tılsımlarEritir belleğin döşemeleriniVe onun bütün belirgin ilişkilerini,Bölümlerini ve kesinliklerini,Geçtiğim her sokak lambasıÇalar kaderci bir davul misali,Ve karanlığın alanları boyuncaHafızayı sarsar gece yarısıNasıl sarsarsa bir deli ölü bir sardunyayı. Saat bir buçuk,Titredi sokak lambası,Söylendi sokak lambası,Dedi ki sokak lambası,“Bir sırıtış gibiKendisine açılan kapının ışığındaSana doğru duraksayan …

Devamını oku

J. Alfred Prufrock’un Aşk Şarkısı

S’io credesse che mia risposta fosseA persona che mai tornasse al mondo, Questa fiamma staria senza piu scosse. Ma perciocche giammai di questo fondo Non torno vivo alcun, s’i’odo il vero, Senza tema d’infamia ti rispondo. (*) Gidelim öyleyse, sen ve ben,Eterlenmiş hasta gibi bir masadaSerilmişken akşam göğe karşı;Bildik yarı ıssız sokaklar arasından geçerek gidelimTek …

Devamını oku

Çorak Ülke

1922 `Nam Sibyllam quidem Cumis ego ipseoculis meis vidi in ampulla pendere,et cum illi pueri dicerent: Sibulla ti thelis;respondebat illa: apothanein tehelo.’ (1) Ezra Pound içinil miglior fabbro (2) I. ÖLÜLERİN GÖMÜLÜŞÜ Nisan en zalim aydır, gövertirLeylakları ölü toprakta, yoğururAnılarla istekleri, uyarırUyuşuk kökleri bahar yağmuruyla.Kış, sıcacık tuttu bizi, örterToprağı unutkan karla, sürdürürKısır bir hayatı kuru …

Devamını oku