Bu karanlık, bu uzun kış gecelerinde…Soğuk, buzdan bir perdeyle süslerken camı,Dolaşırken birçok siyah gölge odamı,Damarımda kurşunlaşıp donarken kanım;Yine seni düşünmekle geçer zamanım…Bu kimsesiz… Bu mahzun kış gecelerinde… Serpilirken pencereme avuç avuç kar…İçerimde hicranlardan bir nehir akar…Karların da lambam gibi rengi sarıdır…Onlar yırtık bir mektubun parçalarıdır:Rüzgâr, sana yazdığımı geri getirdi…Pencereden dondurucu bir nefes girdi… Rüzgâr yaptı …
Tag: Sabahattin Ali
Şub 23
Bir Firar
İki candarma İdris’i aralarına almış götürüyorlardı. İdris ayaklarına basamayacak haldeydi. Candarmalar çok dövmüşlerdi, fakat seke seke yürümeye çalışıyordu. Bayram namazında İmamköy Camii’ni bastığını ve orada namaz kılanları soyduğunu en nihayet itiraf etmişti. Halbuki böyle bir şeyden haberi bile yoktu… Ne çare?.. Dayak bu… Her şeyi söyletir. En aşağı yedi sene yiyecekti. Seke seke yürüyor, ara …
Şub 23
Köprüde Sabah
Gece, yavaşça siyah mantosunu sürüklerVapurlar, şimdi suya bırakılmış kütükler,Ufuk, banyo edilen bir fotoğraf camıdır.. Dağlar dudaklarını boyar pembe bir tüyleKöprüde fersiz gözler açılır üzüntüyleSabah, ızdırap çeken kalplerin akşamıdır.. Kollarını gererken iş bekleyen bir sandal,İlk ışıklar açılır esmer sularda dal dal;Rüya görür kıyılar bir uyanık uykuda.. Gecenin bir mehtabı andırırken sonları,Gemi fenerlerinin ziyadan bastonlarıKaybolur ağır ağır …
Şub 23
Köprünün Geceleri
Bir saat, ta uzaklarda ikiyi çaldı…Şehir artık kâbuslu bir uykuya daldı…Sarınarak ben de eski bir pardesüye,Sağa, sola yıkılarak indim köprüye… Ne dizimde kuvvet, ne cepimde para…Bilmiyorum niçin geldim buralara!Hava berbat… Deniz ulur, gökyüzü ulurBu soğukta iliğime işledi yağmur…Bakmayarak fırtınanın boğuk sesineÇöküverdim köprünün bir kanepesine… Deniz bazan susup bazan homurdanıyor;Üsküdar’da birkaç ışık sönüp yanıyor:Eşelenen kıvılcımlı bir …
Şub 23
Köprünün Çocukları
Güneş karşı dağlardan çıkarken yavaş yavaşKöprüde görülüyor hararetli bir telaşKemerlerden geçerken zerzevat kayıklarıSislere gömülüyor Marmara açıkları. Yeni gelen bir vapur çalıyor tiz bir düdükYanaşarak köprüye alıyor bir öpücükKöprü yangınlığıyla bu hoyratça buseninİnliyor tatlı tatlı… İnliyor derin derin… Ufacık bir istimbot ötüyor canavarca,Bu sesle sarsılıyor köprü dakikalarca…Artık o da uykunun zincirini kırıyor… Bu ihtiyar haliyle köprü …
Şub 23
Ayran
- By Şiir Antolojim in Kar Şiirleri
Köyden istasyona giden yol, eriyen karlarla diz boyu çamurdu.İki mızrak boyu yükselen güneş, tarlaları hala örtenkarların üzerinde pırıltılarla ve göz kamaştırarak yanıyor, fakatyoldaki pis su birikintilerine vurunca donuk sarı bir renk alıpboğuluyordu. Kocaman ve altı çivili kunduralarını çıplak ayaklarına geçirmişolan küçük Hasan, sağ koluna aldığı güğümü, ara sıradinlenerek sürüklemeye çalışmaktaydı. Bazan sol elindeki çinkomaşrapayı yere …
- 1
- 2