Tag: Philip Larkin

Varış

Orda yaklaşmakta bir akşamKırların üstünde, kimsenin daha önce görmediği,Hiçbir lambada ışık yok. Uzaktan ipekten gibi görünür, ancakDizlerin ve göğsün üstüne örtüldüğündeHuzur getirmiyor hiç. Nereye gitti o ağaç, kilitleyenYeri göğe? Nedir ellerimin altındaki,Bir türlü duyumsayamadığım? Nedir ellerimi külçe gibi kılan? Philip LARKIN

Susamak Özgürlüğe

Artık ayrılmak gerek, sevdiğim; ne yıkıcı,Ne de acı gelsin bu bize. EskidenPek çok ay ışığı vardı, pek çok kendimize acıma;Bitirelim bunu burda; çünkü günHiç böyle yiğitçe dolaşmadı gökyüzünde,Yürekler hiç böyle susamadı özgürlüğe,Dünyaları yıkmaya, ormanları yakmaya.Tutamayız bunları, biz şimdi kabuklar gibiyizTohumların büyüdüğünü gören bir başka iyiliğe. Böyle olmasaydı, diyeceğiz; böyle söylenir hep.Ama çözülsün daha iyi yaşamlarımız …

Devamını oku

Baba Evi

Hüzünlüdür baba evi. Kalır bırakıldığı gibiKendini son terk edenin zevkine uygun,Yeniden kazanmaz istercesine o gideni.Oysa, sevindirecek kimsesi yokken, solgun,Bir türlü unutamaz yitirdiklerini. Ve yeniden başlayamaz dönüp geriye,İşte, her şey böyle olmalı, deyip coşkuylaBunu denediği günlere. Çoktan uğramış yenilgiye.Nasıldı bir zamanlar! Bakın: resimlere, şu vazoya.Çatal bıçak. Notalar piyanonun üstünde. Philip Larkin

Bu Olsun Şiir

sıçarlar insanın ağzına anasıyla babasıbelki istemeden; ama sıçarlar yine deaktarırlar ona tüm kusurlarınıve salt onun için eklerler bir iki tane de ama onların da ağzına sıçılmıştır vaktiyleeski usul şapkalı paltolu aptallar tarafındanvakitlerinin yarısını saçma bir ciddiyetleöbür yarısını da gırtlak gırtlağa harcayan insanın insana verdiği yokluktur ancakve bu kıyı sahanlığı gibi derinleşir gitgideelinden geldiğince kurtul çabucakve …

Devamını oku