Tag: Emrah Serbes

beni görünce yanmıyordu baba, görmezden geliyordu

“ertesi gün kıraathanenin önünden geçerken babam çağırdı. boş bir masaya oturttu beni. “apartmanın girişindeki lambayı sen mi kırdın bülent?”“hangisini?”“otomatik yanan, sensorlu lamba.”“hayır.”“komşu görmüş, yalan söyleme. süpürge sapıyla kırmışsın dün gece.”önüme baktım“neden kırdın?”cevap yok.“hasta mısın evladım? söyle bana, neyin var, neden kırdın lambayı, yapma böyle…”“kırdımsa kırdım ne olacak! çok mu değerliymiş?”“lamba senden değerli mi evladım, lambanın …

Devamını oku

hüzünlü piç

İşler iyi de gitse kötü de gitse her zaman yanımda olan biri var. Beraber büyüdük onunla. Aynı okullara gittik. Aynı teneffüsleri bekledik. El ele tutuştuk karşıdan karşıya geçerken. Hâlâ birbirimizi kollarız yaya geçitlerinde. Sabah kalkarım başımda bekler. Yüzünde sanki başka bir dünyadan gelmiş gibi duran acayip tebessümüyle. Bence hiç çıkma o yataktan der, dışarıda berbat …

Devamını oku

şenliğin kalbine

Toza dumana gidelim yine, şenliğin kalbine. Çünkü ölüm döşeğinde bir ihtiyar tanımıştım. İnsanlara gerçekten bakmak istiyorsan oğlum, onların sana bakamayacağı bir yere git demişti. Kıyametin ortasına git. O kadar yaşlıydı ki, öldükten bir hafta sonra sanki on sene önce ölmüş gibi düşünmeye başlamıştı herkes. Ölenlerin ölü taklidi yaptığını düşünüyordum ben o zaman. Yaşayanların yaşıyor taklidi …

Devamını oku

İnsan zamanını durdurmak istediği yere aittir

ellerini tuttuysam uçuruma düşmemek içindi. güneşte ıslık çalan çocuklar içindi. aslında tek kişi sayılmaz mı karanlıkta iki kişi. kaybolan olursa elma diye bağırsın. ne çok şey konuşmuştuk orada ama yine sessiz çıkmışız. sonra albümü kapatıyorum zihnimde bambaşka bir fotoğraf. sanki hepsinin karıştığı bir an. onu da yazabilirdim ah böyle kıpırdayıp durmasan. İnsan zamanını durdurmak istediği …

Devamını oku

Ayrılık hüzne yakın, unutmak kasvete

Unutmanın acısı, ayrılığın acısından farklı. Ayrılık hüzne yakın, unutmak kasvete. Yani birini er geç unutmaya mahkum olduğunu bilmenin kasvetinden bahsediyorum. Birini yavaş yavaş unuttuğunun bilincine vardığın anların sıkıntısından bahsediyorum. O kişinin parça parça silinip alakasız hatıraların arasına karışmasından bahsediyorum. Belki de neden bahsettiğimi bilmiyorum, sadece üzülüyorum, vasıfsız keder. Erken Kaybedenler/Emrah Serbes

Bir genç kızın hikayem paramparça’dan altını çizdiği satırlar

hep uyumak istedim. Doğal sakinleştirici… Zaman hiçbir şeyi düzeltmez. Daha beter de etmez. Hayatımda ilk kez çekip gitmek istemiyorum. nasıl başlarsan öyle gider. Karanlıkta nüfus sayımı şöyle yapılır: Yaşayanlar bir sigara yakar. İffetimizi tesadüfen koruyor olmamız iffetli olduğumuz anlamına gelmez. sen gittin ve herkes ölmeye başladı. ilk ölen hep babammış gibi geldi bana yıllarca. Eskisi …

Devamını oku

Denizin Çağrısı

Babam cuma akşamı işten dönmüş, “çabuk hazırlanın,” demişti. Ben cornetto’nun külah kısmına yeni geçmiştim, annem vantilatörün yanında sigara içiyordu. Geçen yaz olmuştu bu; hararetli günlerdi, gölgede kırk derece. Çok lüzum görmedikçe konuşmuyorduk. Babama dikkatle bakıp devamını getirmesini bekledik. “Tatile gidiyoruz.”“Nereye?”“Adaya.”“Yabadabadu!” diye bağırdım. Şakkadak bir canlılık geldi üstüme. Annem evvelsi hafta, “herkes tatile gitti, biz denize …

Devamını oku

Anneannemin Son Ölümü

   Ellerindeki damarları ve yüzündeki kırışıklıkları görseniz yüz elli yaşında zannedersiniz oysaki sadece seksen dört yaşında. Anneannem. Yakın-uzak gözlükleri, bozuk para çantası, keyifli akşamüstlerinde tellendirdiği Ballıca sigarası ve her şeyden önemlisi bitmek tükenmek bilmeyen yalnızlıklara katlanabilme gücüyle gönlüme taht kurmuş bir tiplemedir. Velâkin ondaki bu yalnızlığa katlanabilme gücü bir yandan da hep ürpertmiştir beni. Çünkü …

Devamını oku

Üst Kattaki Terörist

Ağbim yirmi yaşında bu vatan için şehit oldu. Siz büyük şehirlerin ışıklı bulvarlarında elinizi kolunuzu sallayarak rahatça yürüyebilin diye o gitti çukurca’da mayına bastı. Ben yedi yaşındaydım o zaman. Cenaze günü çok güzel bir komando üniforması çektiler üstüme, mavi bereli. Ağlarsam teröristlerin sevineceğini söylediler, tuttum kendimi, hiç ağlamadım. Ağbimi taşıyan cemse önümüzden geçerken dimdik durdum, …

Devamını oku