Ayırma gözlerini gözlerimden bu akşam,Böyle saatlerce bak, böyle asırlarca bak.Gözlerine yavaşça, yavaşça doldu akşam…Göklerin ateşini kalbime boşaltarakBenim içimde yaktı sanki gurubu akşam.Senin kirpiklerinde bir damla oldu akşam.Gündüzden, gürültüden ve kainattan ırak,Akşamı seyredeyim bakışlarında bırak,Ayırma gözlerini gözlerimden bu akşam,Böyle saatlerce bak, böyle asırlarca bak.. Eriyor fırtınanın hızı pencerelerde,Soba ılık bir hava dağıtıyor içerde,Ateşin karşısında yüzün kızıllaşıyor.Yanan …
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Hadisene
Bir kıyımız mı kaldı bu şehirde onuda batır hadiÇiçeğimizi yol, rüzgarımızı bur, suyumuzu acıtGökyüzümüz mü hani nerede? Sahi nerde bizim gökyüzümüzhani lokman bulutlarımızda güvercin lekelerimiz?Gözümüzü körelt hadi içimiz börtsün ellerimizi yırtBak ıslağımızda kurudu,kurumuz yamyaşSanki bönüz,sanki debelenen sıpayız çayırdaYeşili hiç görmemiş,hiç şenlik görmemişKo yarın sabah ortalık da ışımayıversinKo buluşmayalım şu kuytu hazirandaO salı gecesi hiç sevişmeyelim …
Şub 23
Aşk İklimi
On sekiz yaşın nisan günleriDünya bir kızın gözlerinden ibaretHayat bir tas su içimiNe zaman oldu aklımda yoktuYağmurlar yağdı hatırladımYayıldı içime aşk iklimi Toprak kokusu bu muyduBöyle miydi benim insanlarımBen hiç yoruldum mu severkenAh bu uzak ses kiminŞüpheniz olmasın şimdi bileDüşüp ardına gidebilirim Talip Apaydın
Şub 23
Aşkı Bulurum
öpüşün karanfil kokardı aşkı bulurdumişık hızını geçen bir uçakta aşkıbulutlar tükenir kuşlar görünmezdiyitip giderdi altımızda nice denizsiz kentçelik gürültüleri arasında sayısız çiçek mutlu ederdim seni kadınım olurdun seninle ikimiz ilkyaz gibiydiksevda avcumuzda tuttuğumuz gül yaprağıydıuzayda bıraktığımız ayak iziydigüzelim, hangi güç durduracaktı bizihangi güç ince parmaklarının hünerini aşka izin yoktu, gün soldu kuşluk vaktiusul usul konuştuktu …
Şub 23
Gizli İlişki
Bütün gece seviştilerKilere giren iki çocuk gibi Şarap içtiler ağızlarından Ut yerinden kişniş kokladılar Bütün gece seviştilerYeni taşınılmış bir şehirdeUyunan ilk uyku gibi ŞaraptanGövdelerin yabancılığından çokSırlarından sarhoştular (Işığın hohlamadığı kömürTuzu ve buğdayı unutmuş sikkeToprağın ele vermediğiBir tanrı yüzü) Bütün geceacıbadem koktu öpüşleri akasyanın gözü önünde Erdal Alova
Şub 23
Yanan Aşk Ağıdı
içlenir yine gecesarsılıp solarak usul usuliçlenir yine gece,kaçarken acılardanyeni acılara bulananacemi yüreciğin sendeler,içlenir yine gece… ah, türkülerin dalgınırüzgarla nasıl da yaralısın… sankien uçarı arısı çiçeklerinyitirmiş kanadınıkendi balındatitreşip yanıyor için için… ah, türkülerin dalgınırüzgarla nasıl da yaralısın… unut artıkrüyaların o buruksu tadını,ayışığı donunca yüzünü unutmalısın,unut ve kendini yeniden tanıteninde şimşekler ışıldasınsağnakların sesiyle barışmalısın… her aşk gibi …
Şub 23
Çok Uzun Bir Gündü Aşka Dönüyordum
Çok uzun bir gündü aşka dönüyordumÇok uzun, yavrum, çok uzun seni sevmekten İşte diyordum ilk öpüş işte masmavi yarığınİşte yedisi sabahın ve ıslak ağzınınİşte eski bir otu kasıklarının ve karnınınİşte dilinin getirdikleri işte ormanlarımİşte döşekte çırılçıplak upuzun uyanışınİşte kayaya vuran eski gölgen eski sesinİşte o ağzındaki esmer kuş o yaban ırmakKal öyle diyordum böyle …
Şub 23
Konuş
konuş sesin durmasıngün doğdu ve battı kuşluğu atladıkuzun kuşluğumuzu, sen gelmeden önceceylan yavrusuna bastı karanlıktasuyun gözesine düşen sarı yaprakdönendi dönendi akıp gidemedideniz kabarmayı boşuna bekledikumlar boşuna bekledi konuş, sesin durmasınuzun bir kuşluğu muştulayan sesinsusup dinlemeye girdi rüzgarağaçlar kulak kesildi ormandatedirgin bekliyor tuzaklarsözlerin mavzer kurşunukentin delip geçiyor duvarlarınıdağlar çoğaltıp dağıtıyorlarkonuş, sesin durmasın Gülten Akın
Şub 23
kan reçetesi
Kara bir gök için çok şey söylenebilir elbet İşte benim bulutumpas tutmamış sözcüklerden örgülü bir ağıtalnına halk sıçramış neferlerin çılgar gözleriylesanaey rengi tarihini utandıran elbise Yüzün hiç yabancı değilsen eski borazanların gedikli çalgıcısısesine küflü ambarların kokusu sinmişirin salgını, cinayet fotokopisi ve kangren depolanmışeskimiş tarih satıcısı ambarların kokusu. Burnum duymuyor ama seniuslanmış ıtır kokusunu da duymuyorbenim …
Şub 23
Hiçbir Pul Hiçbir Zarfa Yakışmıyor
hiçbir pul hiçbir zarfa yakışmıyorhiçbir zarf üçbeş satırane zaman yanyanayız işte o zamandoyamıyoruz tenlerimizin bitmez tükenmez sorgusuna. bırakmak bırakılmak demeyelimdurmadan yer değiştiriyor anlamlar daben ki bir boşluk kadar büyümüşüm bu yüzdensanki kış aylarında bir uçurumda. anlarım sedir ağacının dilindenve usta bir aslan terbiyecisinin ruhundan dahiç anlamaz olur muyum öpüşünü de kalbimio öpen sensen bir de …