I. bizi iyi sakla tanrım gidiyor hayatbizi yokla bize yeni bir keder yarat çünkü bizdik dökülenhayat hırpalanırken büyülü çanaklardaağır bir dua altında kırılırken yalanlargömülen bizdik azize göğsündeki iksireağaran dünya ve kirpiklerimizden artakalan ne varsane varsa bilinmeyenmevsimleri dolduran yalnızlıklardantütün kâretmez yaralardan arta kalan ne varsadizdik yanaklarımızasüzülsünbirazdan başlarızazizeyani iyi bir kederinyani yerlilerin şarkısına çünkü bizen eski yerlilerizgideriz …
Kategori: Şiir
Şub 23
Belki Yine Gelirim
Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum günlerdirher sözcük dilimin ucunda küfre dönüyor çünküBir gök gürlese bari diyorum, bir sağnak patlasabitse bu sessizlik, bu kirli yapışkanlık bitseama bir tufan az mı gelir yoksa, yine deyırtılan ve parçalanan birşeyler olmalı mutlakahiç durmadan yırtılan ve parçalanan bir şeylerOysa ne kadar sakin bu sokaklar ve bu kentne kadar dingin görünüyor bana şimdi …
Şub 23
Ardıç Kuşu ve Sevda
Yüzünü biriktiriyorum şimdi çünkü ben, bir ardıç kuşu gibikendi ölümüyle beslenengüncesi ayrılıklarla doluve teni her yazayrı güneşlerde yanan bir çocuğum. Ne kadar alışkınım bilsenyazılmayacak mektuplar için adresler alıp-vermeyeyılların yorgunluğuyla sararansilik, umarsız, gizini saklı tutanve bir daha yaşanmayan resimlere. Yüzünü biriktiriyorum. Çünkü yüzünbir sevda tohumu şimdi. Geçerken ürpertilerle karanlıklar içindentutsak ve ağzımıza sığmayan dillerimizlegeçerken gecenin pususunda …
Şub 23
Ayrılık Ayracı
Bütün ayraçları kaldırdın ama unuttuğunBir şey vardı yine de, çiçekleri sulamadınGökyüzü sarardı o zaman bulutlar kirlendiVe ne kadar az konuşur olduk günboyuBirden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyorTam da susuşların birbirine eklendiği yerde Ezberlenecek hiçbir şey yok bu dünyadaKirletilmemiş bir bulut bile yok artıkBöyle diyorsun her yolculuğa çıkışımdaYaşadığın kent de sana benziyor gitgideNe zaman dönmeyi düşünsem …
Şub 23
Gidiş
Senin gözlerin benim gerçeğim (sendeki telaşa onlarla inandım)bakmıyor bana,benden uzakta. Aramızdaki mesafede gerilenbir teli inletiyorum seninlesesi ben duyuyorum tek,birşey duyduğu yok kimseninbenden başka. Bir hülyanın hatırasındakasıp kavuruyorum kendimidiyorlar ki, hayat yalandır,aşk da.Nasıl inanırım,o;olmak istemiş de olmamışbir yarım nefes gibi şuramda. Sana dokunamayacak kadarürkek kalmış olduğum bu mesafedendön/erken senönce ayaklarının gerçekliğine inandır beni, inanmak istesem desenin …
Şub 23
Esinleyen Neydi
Yüzmek için gittiğim Karadeniz kıyısındabir yazı gördüm gelenleri uyaran.“Açılmak tehlikelidir” diyorduve altında da bir sayı : 168.(Uyarıyı dinlemeyip boğulanların sayısı) Bir yanda sağduyu bir yanda gerçek. Anlamak istedim sağduyu dururkenölümü bile göze alacak kadaresinleyen neydi bunca insanı. Orda bir süre öylecekara kara bulutları güneşin önündensürüp dağıtan rüzgâra baktımve karşısına çıktıkça engelleryeleleri köpüren dalgalara… Esinleyen neydi …
Şub 23
Sana Geliyorum
I.Benim sabah keyfim yeni açmış bir gülü insanların gülücüklerine yerleştirmektir. II. Sana karlı bir günde geleyim saçımın beyazlığı ve paltomun ıslaklığıyla üşüyen dudaklarımı ısıt, tenimi kurula uzun bir şarkıda susalım farkında olmadan sobanın çıtırtılarına dalalım sana küçük törenlerimizde şarkı söyleyeyim içki içelim güneşle başbaşa saçlarına dokunan tarağın hışırtısını dinleyeyim gözlerinin titreşimini yansıtsın aynalar bir gece …
Şub 23
Sen Durursun Ben Önünden Geçerim Bazen
daha kaç kez ıskalayacağız hayatı Olric!oklarımız bitene kadar efendimiz…/oğuz atay/ kalabalık masaların suskunuh a y a tsen durursunben önünden geçerim bazenya siyahya beyazsın hephiç bıkmaz mısın sakız begonyalar zamanı şimdibalkonda hüzzam bir kayboluşyağmur kendi için yağacak az bekleya da en iyisi ağla senne de olsa Olric’in cevabı hazır tedirgin söz kırpmalardan geçiyordumüzerimde ergen çocukların kabahatli …
Şub 23
Masa da Masaymış Ha
Adam yaşama sevinci içindeMasaya anahtarlarını koyduBakır kaseye çiçekleri koyduSütünü yumurtasını koyduPencereden gelen ışığı koyduBisiklet sesini çıkrık sesiniEkmeğin havanın yumuşaklığını koyduAdam masayaAklında olup bitenleri koyduNe yapmak istiyordu hayattaİşte onu koyduKimi seviyordu kimi sevmiyorduAdam masaya onları da koyduÜç kere üç dokuz ederdiAdam koydu masaya dokuzuPencere yanındaydı gökyüzü yanındaUzandı masaya sonsuzu koyduBir bira içmek istiyordu kaç gündürMasaya biranın …
Şub 23
Ben Dostlarımı Ruhumla Severim
Sonsuz bir karanlığın içinden doğdum.Işığı gördüm, korktum. Ağladım. Zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim. Karanlığı gördüm, korktum. Gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi. .. Ağladım. Yaşamayı öğrendim. Doğumun, hayatın bitmeye başladığı an olduğunu; Aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu Öğrendim. Zamanı öğrendim. Yarıştım onunla… Zamanla yarışılmayacağı nı, Zamanla barışılacağını, zamanla öğrendim… İnsanı öğrendim. Sonra insanların içinde iyiler …