Kategori: Şiir Sanatı

Ahanda’dan Karacaahmet’e 80 Yıllık Bir Şiirin Öyküsü:Hasan İzzettin Dinamo’nun Şiirleri

Yedi yıl boyunca Yemen’de savaşan ve ardından çocuklarını Akçaabat – Ahanda’dan İstanbul’a götürerek daha iyi bir yaşam sürmek isteyen Ahmet Çavuşla Şakire’nin 8 çocuğunun yokluk ve hastalıklardan ölmeden kalan üçünden en küçüğü Hasan İzzettin, 1909’da doğmuştur. Kısa bir süre sonra babası ve annesini kaybederek devlet korumasında yetişen Türk edebiyatının en önemli roman kahramanlarından sayılabilecek Dinamo’nun …

Devamını oku

Muhibbi Divanı’nda Şiir ve Şair ile İlgili Değerlendirmeler

Osmanlı sultan ve şehzadelerinin hemen hemen hepsi şiirleilgilenmiş bir kısmı ise dîvan tertiplemiştir. Bunlar içinde Muhibbîmahlasını kullanan Kanûnî Sultan Süleyman  sultanlığı Veşâirliğiyle en ön sırada yer alır. Arapça Ve Farsça’y1 şiirsöyleyebilecek kadar iyi bilen Kanûnî biri Farsça dört dîvan teşkiledebilecek şiirleriyle de Türk edebiyatının en velûd şairlerindenbiridir. Dîvanında 2799 gazel, l elif-nâme, l tercî-i bend, …

Devamını oku

Kürtçe yazmaya devam edersem belki sesimdeki, şiirdeki sızı sahiden azalır bir gün

Son Dağ ile altı yıl sonra şiir okuruyla buluşuyorsunuz. Bu altı yıl nasıldı? Şiir, yani, sizde zamanla değişen bir şey mi? Her şairin bulduğu bir dili vardır, o dili kurana kadar geçirdiği süre arayışla geçer. Benim de öyleydi. Kitaplarımda yer alan dili bulana kadar yüzlerce defter yazdım. Ama aradığım şiirin o olmadığını çok erken yaşta …

Devamını oku

Nükte Ve Nüktenin Aracı Olan Edebî Sanatlar

ÖZET Divan şiiri söz ve sözün değeri üzerine kurulmuştur. Bu yüzdenmdivan şairi, sözü en veciz ve en etkili bir şekilde söyleme çabası içinde olmuştur. Sözün değeri, içinde barındırdığı anlam zenginliğinde, çağrışımda, nüktede aranmıştır. Şairlik yeteneği de nükteci, nükteden anlayan, nükte bilen vb. vasıflarla değerlendirilmiştir. Dolayısıyla şair en güzel ve etkileyici ifadeyi bulmak için edebî sanatlara …

Devamını oku

Osmaniye’de Ağıt Söyleme Geleneği ve Osmaniye Ağıtları

Ağıt terimi ile bir törene bağlı olsun olmasın, acıklı bir olayı konu alan ve metni de bu olayı hatırlatmaya, bütün yoğunluğuyla yaşatmaya elverişli türkülerin bütünü anlaşılmaktadır (Boratav, 1982: 444). Ağıtlar insanlığın ortak acısını canlı şekilde anlatan edebi metinlerdir. Ağıt, bir ölüm üzerine belli bir geleneğe uyularak yapılan törenlerde yakılmış ve söylenmiş bir de böyle bir …

Devamını oku

Şiir Gönlün Dili

Şiir Gönlün Dili İrfan coğrafyası da iki bölgeye ayrılmış. Birincinin kültürü kıyasa, ikincinin saza dayanır. Avrupa’da kültürün aracı akıl, Asya’da coşku. Aklınn dili söz, coşkunun mûsiki. Avrupa’da söz, mûsikiden kopmuş; Asya’dan mûsikinin kendisi. Yunan’da mezamir yok, Asya’da trajedi. Avrupa’da söz, bir izah cehdi, bir deliller resmigeçidi, istidlaller arasında bir çatışma, kaynaştırmaz ayırır. Asya’da kelâm, sonsuz …

Devamını oku

Şiir Üstüne

Birisi bana bir şiirini okuyup da düşüncemi soracak diye korkarım. Bazı bazı oluyor, ne diyeceğimi şaşırıyorum. Kara bir duygu çöküyor içime. Bana başkalarının verdiği önemi, kendim de kabullenirmişim de bilgiçlik taslarmışım sanıyorum. Utanıyorum, sıkılıyorum. Bu işin her zaman iki yönü var. Biri, şiirini okuyana söyleyecekleriniz, öbürü gerçekten düşündüğünüz. Çoğu zaman bir de üçüncü yönü oluyor, …

Devamını oku

İBN KUTEYBE’YE GÖRE ŞİİRDE YETENEK SORUNU

Şiirde yetenek sorunu, eski Arap eleştirmenlerinin uzun uzadıya ele aldıkları ve metinleri mukayese ederek görüşlerini bildirdikleri konulardan biridir. Bu konu hakkında bir eleştirmenin söz söyleyebilmesi için, şâirlerin söylenen sözleri karşılaştırması, kararında aceleci davranmaması ve sabırlı olması istenmiştir. Bunun yanı sıra eski Arap tenkitçilerinin hemen hepsi şiir, nesir ve hitabetle meşgul olan edebiyatçıda sanat yeteneğinin bulunması …

Devamını oku

Halk Albümü: Ceyhun Atuf Kansu

Saatini güneşe, işe, çocuklara, ışığa kurmus, şiirimizin “sevgi öğretmeni”nden gecikmeli bir armağan… Halk Albümü: Ceyhun Atuf Kansu Şiirimizin ozan atası Ceyhun Atuf Kansu’nun yüreği 17 Mart 1978’de sustu ama, insanı, doğası ve tarihiyle Türkiye coğrafyasının yüreği bütün coşkusu, bütün hüznü ve iyimserliği ile şiirlerinde atmaya devam ediyor. C.A. Kansu’nun 1952’den 1978’e kadar çeşitli dergilerde yayınlanmış, …

Devamını oku

Şiir; hakikat ve şair…

Bazen berbat bir ‘sıkışmışlık’ duygusundan sıyrılabilmek için kendime hayali seyahatler icat ediyorum. Bu his daha ziyade bildiğim, tanıdığım dünyayla arama mesafe koyma arzusuyla ilgili. Geçenlerde bir arkadaşıma anlatıyordum: “Bir gemi olsa, olmayan bir ülkeye doğru öylece binip gitsek. Geçmişe dair yanımıza hiçbir şey almasak” dedim. Ama sonra o çıplak yalnızlık hissi ürpertti beni. Aniden “Sevdiğimiz …

Devamını oku