Kategori: Hayali Cihan Değer

Bir dakika sakin olun ve on dakika sonrasını düşünün; yaşamış olacağımız şeyler sadece bunun için miydi?

Cezaevinden çıkan arkadaşım içeride dinlediği yaşanmış bir olayı anlattı. Adamın biri bir gün araçla seyir halindeyken önündeki lüks araca hafifçe çarpar. Bakmak için aşağı iner, bu arada çarptığı araçtan da takım elbiseli iri yarı üç adam iner ve biri öfkeyle silahının namlusuna mermi sürer. Arabaya çarpan şahıs emekli albaydır ve “bir dakika arkadaşlar” der tamponu …

Devamını oku

Banksy diye biri

“The Simpsons” için çekilen alternatif jeneriği izlediniz mi? İzlemediyseniz hemen internete girip hâlâ erişebildiğimiz sitelerden birinde izleyin. Ben de size jeneriğin arkasındaki adamı anlatayımAdı konusunda rivayetler var. Robin Gunningham, Robin Banks ya da öyle bir şey. Bristol’da 1974’te doğduğu tahmin ediliyor. Gerçekten kim olduğu konusunda şehir efsaneleri var. Ortaya çıkmıyor çünkü tanınmayı ve ardından gelecekleri …

Devamını oku

Yoksulluk beyin gelişimini etkiler mi?

Açlık, organizmanın yeterli enerji alamadığında hissettikleri ve bu hissettiklerini yansıtmasına verilen isimdir. Yoksulluk ise, başta maddi olmak üzere insanın yaşadığı zamana göre belirlenen asgari  ihtiyaçlarının karşılanamaması demektir. Açlık, ilk insandan beri bilinen ve insan gelişimi için önemli motivasyon sağlayan bir  organizma cevabıdır, yoksulluk ise modern çağla birlikte kullanılan sosyal bir tanımlamadır. Yoksulluğun en doğrudan sonucu …

Devamını oku

Emir geldi ve kâlb atmaya başladı

Kâlb öncesi zamanlar vardı, Sonra mucize gerçekleşti, kâlbin oluşum süreci tamamlandı. Emir geldi ve kâlb atmaya başladı… O ilk darbe ânı ve hareketin başladığı hayat noktası “Fuad” ile sarsılır cisim… Gücü vardır, sesi vardır, ritmi vardır… Kâlb, hayata hevesle, tüm gerçekliği ile başlar… Hızlanmalar, yavaşlamalar, heyecanlar, korkular, aşklar, mutluluklar, hüzünler, müzik, coşkular, keskin şoklar, gider …

Devamını oku

Hz. Ali’nin Oğluna Nasihatleri

Ey oğul!Hayatımın son demlerindeyim. Günden güne zayıflıyorum. Onun için sana bu öğütleri bildirmekte acele ediyorum. Çünkü düşündüğüm bütün şeyleri sana söylemek için fırsat bulamadan ecelimin gelmesinden, vücudum gibi hafızamın da zayıflamasından, heva ve heveslerin veya dünya fitnelerinin benim nasihatımdan önce kalbine hâkim olmasından; bunun neticesi olarak da huysuz bir ata benzemenden endişe ederek sana nasihatimin …

Devamını oku

Dedikoducu

Babamın Bavulu

Ölümünden iki yıl önce babam kendi yazıları, el yazmaları ve defterleriyle dolu küçük bir bavul verdi bana. Her zamanki şakacı, alaycı havasını takınarak, kendisinden sonra, yani ölümünden sonra onları okumamı istediğini söyleyiverdi. “Bir bak bakalım,” dedi hafifçe utanarak, “işe yarar bir şey var mı içlerinde. Belki benden sonra seçer, yayımlarsın.” Benim yazıhanemde, kitaplar arasındaydık. Babam …

Devamını oku

Azrail a.s. geldiğinde paydos zilini çaldığı için boynuna sarılmak

Ahmet – Yazdıklarınız aklıma Murat Özel’in mısralarını getirdi: “Sorulacak bir soru varsa / Kendimizden başlamalıdır / En bilinmezi kendisidir insanın / İstese de atlayamaz, boş bırakamaz / Dünya denen şeyin de özeti / Selahaddin Eyyubi’nin tabutundan sarkan eli / Buradaki rızık buraya kadarmış dendiği vakit / Başlayan asıl filmdir” Ömer Doğan – Her nefis ölümü …

Devamını oku

İşitme engelli bir bebeğin anne-babasını duyduğu ilk an (şaşkınlık ve sevinci görülmeye değer)

De ki: “Sizi yaratan, size kulaklar gözler ve gönüller veren O’dur. Ne kadar az şükrediyorsunuz!”  67/23

‘Bir yangının külünü yeniden’ hep yeniden…

Eski fotoğraflarda kalbini bunca kıran ne?  Eski filmlerde, eski şarkılarda, eski tatlarda, eski kokularda, bir yangının külünü yeniden yakıp geçmeye teşne ne varsa işte, onlarda… Hep biliyorsun, hep duyuyorsun bunu ama son günlerde önüne çarşaf çarşaf serilen siyah beyaz fotoğraflara, sepyaya bulanmış yorgun hatıralara bakarken bu soru bambaşka bir anlam kazanıyor. Mesela eski bir Zeki …

Devamını oku