Anatole France’la Unutulamayanlar Kadim şehri kucaklayan camilerin kuşattığı bir meydanda yaşlanan çınarların altında mırıl mırıl konuşuyorduk. Titrek yaprakların kızıl taş duvarlara yansıyan gölge oyunlarını seyrederken işittiğim boğuk sesten memnundum. Odunkömürüyle yanan tütünü içime çektiğimde gündelik sıkıntılar nargile şişesinin içinde bir süre fokurdadıktan sonra dudaklarımın arasından, burnumdan yavaşça çıkıp bir daha hiç gelmemek üzere bedenimden, zihnimden …
Kategori: Deneme
Şub 23
Karabasan
Yoruldum, çok yaşlandım artık: Geçen ay 83 yaşıma bastım, gövdem beni daha ne kadar taşır kestiremiyorum; zihnim, yıllardır direniyor olup-bitenlerin yıpratıcı yanına, o da dinlenmek istiyor galiba. 40 yaşlarındayken, uzun yaşamak, yapmak istediklerime, yazmak istediklerime olabildiğince geniş ufuklar, olanaklar kazanmak arzusu egemendi içimde, anımsıyorum. Zoraki göçmen olacağım, kendi ülkeme dönme şansım olmaksızın bir şehirden ötekine …
Şub 23
Hiçbir merhamet gösterisi insanın içindeki acıyı hafifletmez
Ya annesizler günü? Annelerini erken yaşta kaybetmiş çocukların gövdeleri ise artık o boşluğun ta kendisi olmuştur. Babamı kaybettiğim gün o küçük tercümemle yeryüzündeki boşluğa katkı yapacağımı hiç aklıma getirmemiştim.. O yaşlarda ne boşluğun hangi anlama geldiğini bile biliyordum, ne de yeryüzünün sazları kıran adamlar tarafından oluşturulduğunu. Ölümün şimdilerde hiç şarkı ezberlemeden gösteriye çıkmış bir orkestraya …
Şub 23
İki dosttan
Selam İki gözüm azizim Roj baş…Zebanileri merhametten arındırana hamdolsun,Kendir satılan çarşılardan kenevir kokusunu kaldırana hamdolsun, Kararmış daldan harikulade kiraz çiçekleri açtırana hamdolsun, Ümitlerimizi yeniden yeşertene hamdolsun, Bulanıklaştıktan sonra durulmamıza mühlet verene hamdolsun, Yüreğine çok azına verilmiş üstün meziyetleri yerleştirene hamdolsun, Ya Fettah Rahmet bereket afiyet ve Hikmet kapılarını sonuna kadar aç ve lutfet Sen latifsin …
Şub 23
Bunu demek istememiştim
‘Bunu demek istememiştim.’ Birinin gayretle, ciddiyetle ve samimiyetle konuşup sonra da dinleyenine ya da dinleyicilerine dönerek ‘Ben bunu demek istememiştim.’ dediğini her işittiğimde çok üzülüyorum. İş bana kalsa, insanoğlunun yazdığı her kitabın, heykeltıraşın yaptığı her heykelin, ressamın çizdiği her tablonun, hatibin yaptığı her konuşmanın ve herhangi birinin ağzından çıkan her ifadenin sonuna şu üç kelimeyi …
Şub 23
Hayat hafif ve kısa bir şeydir
Hayatımıza önce İkinci Bahar’ın Kasap Nebahat’i; Yeditepe İstanbul’un Havva Ana’sı olarak girdi. Arkasından senaryosunu yazdığı; yayınlandığı dönemde reytingleri alt üst eden ve bir Kapadokya efsanesi yaratan Asmalı Konak ile… sonrasında Bir Bulut Olsam ve Mardin Günleri… ve nihayet Muhteşem Yüzyıl… Elbette sadece bu kadar değil, reklamcılıktan yayıncılığa, söz yazarlığından senaristliğe, yapımcılıktan, oyunculuğa… Elini attığı her …
Şub 23
Tutkulu Kadın Meral Okay
Çoğumuz “Kasap Melahat” olarak tanıdık onu… Hatta Kasap Melahat’in isminin Meral Okay olduğunu sonradan öğrendik dersek abartmış sayılmayız bile. Tanıdıkça ikisini de çok sevdik. O hem senarist, hem yazar, hem oyuncu, hem yayıncı… Ama beni en çok etkileyen yanı tutkusu… Yaşamındaki her şeye tutkuyla sarılan bir kadın Meral Okay. Tutkuyla okuyan, tutkuyla müzik dinleyen, tutkuyla …
Şub 23
Emek istiyor, sabır istiyor… Hataları düzeltmede ise zarif bir dokunuş umuyor.
Yahya Kemal, bir gün Kadıköy’de bir dost evinde Tanbûrî Cemil Bey’i dinlemiş ve mest olmuş. O günkü izlenimlerini sonradan Cemil Bey’in oğlu Mesud Cemil’e anlatan Yahya Kemal izlenimlerinin sonunda şunu söylüyor: “O zaman karşımda altından bir kapı açıldı. Memleketime bu kapıdan girdim.” Gerçekten de öyledir; ruhunuzun aç olduğu, arayışınızın devam ettiği bir zaman, ansızın ya …
Şub 23
Hangi yöne gitmeye karar verirsen ver, hata yaptığını söyleyenler çıkacaktır
Sık ve çok gülmek; zeki insanların saygısını ve çocukların sevgisini, şefkatini kazanmak; dürüst eleştirilerin takdirine layık olmak ve yanlış arkadaşların ihanetlerine katlanabilmek; güzelliği takdir edebilmek, başkalarındaki “en iyiyi bulabilmek”; sağlıklı bir çocuk, bahçelik bir arazi ya da daha iyi duruma getirilmiş bir sosyal durum yoluyla bu dünyayı olduğundan biraz daha iyi bırakarak terk etmek; bir …
Şub 23
Çocuk olamadım hayatımda ihtiyar doğdum
Seni sen olduğun için seviyorum, acı çektiğin için seviyorum, küçük olduğun için seviyorum… Sana yetmemekten korkuyorum, sana çok gelmekten korkuyorum… Yaşamadığın bütün yılları beraber yaşamak istiyorum. Önce baban olmak istiyorum, beşiğine ümitle eğilmek ve dudaklarının bir tomurcuk gibi açılmasını seyretmek… Kucağıma almak istiyorum seni, sonra ilk sözlerini ruhuma sindirmek istiyorum, sonra kelimeleri öğretmek, okumayı öğretmek… …