Kategori: Çeviri Şiirler

Hasta Gül

görmek bir kum tanesinde bir dünyave bir cennet bir yaban çiçeğindetutmak sonsuzluğu avucundave ebediyeti bir saatin içinde bir gerçeği kötü niyetle söylemişsendaha kötüdür uydurabileceğin tüm yalanlardanneşenin ve kederin örgüsü çok incedir her kederin ve özlemin altındaipekle örülmüş bir neşe yatar aslında Kanısını asla değiştirmeyen adam durgun su gibidir ve zihnin sürüngenlerini besler. soru soran kişi, …

Devamını oku

Aşk Şiir

senin portakal saçın dünyanın boşluğundaellerimin senden yansılar arayıp durduğu karanlıklave sessizlikle ağır camların boşluğunda yüreğinin biçimi düşselve yitmiş isteğime benziyor sevginey amber iç çekişler, düşler, bakışlar ama hep yanımda olmadın sen. belleğimhala karanlıktır gidip gelişlerini görmektensenin. zaman aşk gibi kullanıyor sözcükleri bir kartal, bir kayanın üstünden, seyrediyor dingin ufku. bir kartal savunuyor kürelerin devinimini. iyilikseverliğin …

Devamını oku

Deniz Suyu Balladı

Çok uzaklardan bir deniz güldü,Dişleri köpükten,Dudakları mavi göktendi.Ey sinesi çıplak acılı kız!Sen ne satıyorsun öyle?—Ben, denizlerin suyunu satıyorum efendim.Ey zenci çocuk!Kanında katışık halde başka ne var senin?—Denizlerin suyundan başka bir şey yok efendimBu acı dolu gözyaşları nereden akıyor anne?—Denizlerin suyunu ağlıyorum ben.Bu sonsuz acı ve kalbim!Kaynağınızı nereden alırsınız?—Deniz suyu zor ve acıdır, efendim.Çok uzaklardan bir …

Devamını oku

ey esir kuş

Ey gül, gül bahçesinden sen ne gördün?Dikenin sitemi ve kötülüğünden başka ne gördün?Ey gönül aydınlatan yakut, şu olanca alımlılığınla,Pazarda sıradan bir müşteriden başka ne gördün?Çimenliğe gittin, ancak payına kafes düştü!Kafesten başka ey esir kuş ne gördün?  Pervîn-i İ’tisâmî

Sana Geldim

sana geldim denize giden ırmak gibiyatağımı değiştirdim dağlarıma kıydımher şeyi boşladım senin uğrunadostlarımdan ayrıldım çocukluğumu unuttumömrümün her damlası tuzunu sonsuzluğundan aldıgüneşin dağıttı foltlorumukanımın düşlerimin çılgınlığımın ecesisana verdim belleğimi bir tutam saç gibiartık yalnız senin karlarında uyuyorumyatağımdan çıktım perilerimi kovdumboşverdim nicedir efsanelerimeefsaneler ki onlardaRimbaud vardı Cros ve Ducasse vardıgece yarısı ağlayan ValmoreNerval ve ipi vardıLervantov´u vuran …

Devamını oku

Adres

‘Dostun evi nerede?’ diye sordu, günün battığı yerde süvariGökyüzü biraz duraksadı.Dudağındaki geçici ışık dalını kumların karanlığına bağışladı ve‘Ağaca varmadan, Tanrınının rüyasından daha yeşil asma dallarının indiği bir sokak var’Ki orda sadakatin tüyleri kadar mavidir aşkErişkinliğin arkasındaki o sokağın taa sonuna kadar başını çevirme.Sonra yalnızlık çiçeğine doğru yönünü değiştirirİki adım kala güle,Mitolojik toprağın ölümsüz fıskiyesinde durursun.Orda …

Devamını oku

Karanlık Güvercinler Kasidesi

Dallarında defne ağaçlarınınİki karanlık güvercin gördüm,Biri güneş,Aydı diğeri.Ey Küçük komşularım!Neresi olacak söyleyin kabrimin yeri?—Eteğimin dibinde. Diye söylendi Güneş.—Gırtlağımın içinde. Dedi ay.Oysa toprağı ben,Bir parça bilip kendimden yarardımİlerlemek için sürekli,Kardan iki kartal gördüm sonraVe baştan ayağa çıplak bir kızKi kartallardan biri ötekiydiAma kız hiç kimse değildi.Ey küçük kartallar,Söyleyin bana bir!Neresi olacak mezarımın yeri?—Eteğimin dibinde. Diye söylendi …

Devamını oku

AH!

Feryat,Bir servinin gölgesini düşürüyorRüzgâra.( Bırakın bu ölüm geçidinde ağlayayım, bir başıma)Bu cihanda her şey kırılmış diğeri içindeSuskunluk dışında hiçbir şeyi kalmış insanın.(Bir başıma ağlayayım bu ölüm geçidinde, bırakın)Çarklar, Aydınlığını yitiren ufkuÖğütmüş dişleri arasında(Size söyledim, bırakın ağlayayım bu ölüm geçidinde) Ahmed Şamlu

Durgun yıllarda gelmiş olanlar dünyaya

Durgun yıllarda gelmiş olanlar dünyayaAnımsamazlar geçtikleri yolları;Biz, Rusya”nın korkunç yıllarının çocukları –Gücümüz yok hiçbir şeyi unutmaya. Yakıp kavuran, kül eden yıllar !Çılgınlığın mı, umudun mu kökü gizli sizde?Savaş günlerinden, özgürlük günlerindenKanlı bir parıltı kaldı yüzlerde. Uğultusu tehlike çanlarınınDilsiz olmaya zorladı bizi.Uğursuz bir boşluk kapladıBir zaman coşkuyla dolu yüreklerimizi. Varsın, üstünde ölüm döşeğimizinUçuşsun bir karga sürüsü, …

Devamını oku

Yalnızım gecenin ıssızlığında

Yalnızım gecenin ıssızlığında,Taşlı bir yol ışıldar durur siste;Çevre suskun,kulak vermiş Tanrı´ya,Yıldızlar konuşur birbiriyle. Gökyüzünde görkemli bir şölen var!Toprak,mavi bir ışıkta dinlenir..Kimi bekliyorum,aradığım ne?Yüreğimi böyle daraltan nedir? Beklediğim hiçbir şey yok yaşamdan,Geçmişten de pişmanlık duymuyorum;Özgürlük ve huzurdur aradığım!Unutmak ve uyumak istiyorum! Ama benim uyumak istediğimO soğuk uykusu değil ölümün..Yaşam da uykuya dalsın içimde,Usul usul inip kalkarken …

Devamını oku