Kategori: Çeviri Şiirler

Yarım Saat

Hiç benim olmadın, olacağın dayok sanırım. Bir iki söz, bir yanaşma Dün bardaki gibi – o kadar. evet, acı bir şey bu. Ama biz sanata hizmet edenler kimi zaman beyindeki gerilimle Neredeyse tensel bir haz duyabiliriz Kuşkusuz kısa bir süre. İşte dün barda böylece- Güzel yardımıyla alkolün- Cinsellikle dopdolu bir yarım saat geçirdim. Sanırım anladın …

Devamını oku

Uzak

Bu anıyı anlatmak isterdim…ama nasıl solgun… hiç bir şey kalmamış gibi- çünkü uzaklarda gömülü, ilk gençliğim yıllarında. Yaseminden gerilmiş bir ten… o Ağustos gecesi? Ağustos muydu? – o gece…Yalnız gözleri hatırımda hayal meyal; gözleri, sanırım maviydi… Evet, evet mavi, gökyakut mavisi. Konstantinos KavafisÇeviri: Barış Pirhasan

Kent

Dedin, “Bir başka ülkeye, bir başka denize gideceğim.Bundan daha iyi bir başka kent bulunur elbet.Yazgıdır yakama yapışır neye kalkışsam;ve yüreğim gömülü bir ceset sanki.Aklım daha nice kalacak bu çorak ülkede.Nereye çevirsem gözlerimi, nereye baksamhayatımın kara yıkıntıları çıkıyor karşıma,yıllarıma kıydığım, boşa harcadığım.” Yeni ülkeler bulamayacaksın, başka denizlerbulamayacaksın.Bu kent peşini bırakmayacak. Aynı sokaklardadolaşacaksın. Aynı mahallede yaşlanacaksın;aynı evlerde …

Devamını oku

Gizli Şeyler

Bütün yaptıklarımdan ve bütün söylediklerimdenKimse anlamaya çalışmasın kim olduğumu Bir engel vardı, bir engel, bütün eylemlerimi Ve baştan aşağı tutumumu değiştiren Hep bir engel tam konuşacağım sıra Susturuverirdi beni. En göze çarpmamış davranışlarımdan En kapalı sözlerimden, yazdıklarımdan Yalnız onlardan anlaşılabilirim. Ama belki de değmez bunca çabaya Bunca dikkate, gerçekte kim olduğumu bulmak, Daha güzel bir …

Devamını oku

Zaman Onları Değiştirmeden

Ayrılık vakti gelip çattığında koyu bir keder kapladı ikisini.Ayrılmak istemiyorlardı; ama koşullar.Hayat ikisinden birini uzak bir yereGitmeye zorluyordu- New York`a ya da Kanada`yaKuşkusuz eskisi gibi değildi aşkları;Günden güne azalmıştı o çekicilikAşkın çekiciliğinden çok az şey kalmıştı.Ayrılamıyorlardı bir türlü.Ama koşullar- belki de yazgıİkisini ayıran bir sanatçı olarak belirmiştiDuygularına gölge düşmeden, Zaman onları değiştirmeden;Birbirlerini eskisi gibi bilsinler …

Devamını oku

Barbarları Beklerken

-Neden toplanmış bekleşiyoruz pazaryerinde? Barbarlar gelecek bugün-Neden böyle hareketsiz senato?Boş oturuyor senatörler,yalanlarla uğraşacaklarına? Çünkü barbarlar gelecek bugünSenatörler neden uğraşıp dursun yasalarla?Barbarlar gelince yapıcak nasıl olsa-İmparatorumuz neden sabahın köründe kalkmış,tacıyla tahtıyla kurulmuş oturuyorkentin ana kapısında? Çünkü barbarlar gelecek bugünİmparator şeflerini karşılamak içinbekliyor. Bir de ferman hazırlattısunmak için. Şan şerefler doluadlar, unvanlar yazılı üstünde-İki konsülümüz ve yargıçlarımız …

Devamını oku

Duino Ağıtları

III. Sevgiliye övgü düzme başka şeydir; o gizlenmiş,suçlu nehir tanrısıysa kanın, ah, bambaşka bir şey.Kızın ta uzaklardan seçebildiği oğlan ne bilirşehvetin rabbini, o ne’idüğü belirsizle sırılsıklamtanrı başını sık sık yalnızlığından kaldırıpgeceyi aralıksız isyanlara kışkırtanı;çoğu zaman sanki yokken kız, henüz yatıştırmazken delikanlıyı.Ey kanın Neptünü, ey onun üç dişli ürkünç mızrağı.Ey burgulu deniz kabuğundan bağrının karanlık rüzgârı.Gece …

Devamını oku

Yeryüzü Ayetleri

O zamanGüneş soğuduVe bereket topraklardan gitti Ve çöllerde yeşillikler kuruduVe balıklar denizlerde kuruduVe toprakÖlülerini kabul etmez oldu artık. Bütün solgun pencerelerde geceBelirsiz bir düşünce gibiBirikiyor durmadan ve taşıyorduVe yollarSonlarını karanlığa bıraktılar Kimse aşkı düşünmez oldu.Kimse düşünmez oldu yengiyiKimseHiçbir şey düşünmez oldu artık. Mağaralarında yalnızlığınUyumsuzluk doğduAfyon ve esrar kokusuyla kan,Başsız çocuklar doğduGebe kadınlardan.Koştular mezarlara sığındılarBeşiklerUtançlarından. Kötü …

Devamını oku

Gomei

Uçuşuyor kelebekler,Bak, ilkbaharı arıyorlar,Çekip gitmiş olan ilkbaharı… Haikutu

Yeniden Doğuş

Yıllardır kimse bakmamış bu bahçeye. Ama iştebu yıl – mayısta mı, haziranda mı? – kendiliğinden                       açmaya başlamış çiçekler,parmaklıklara kadar coşmuş – binlerce gül,karanfil, binlerce sardunya, kokulu burçak –mor, turuncu, yeşil, kırmızı, sarı,renk renk, dal dal ; öyle çok, öyle güzel ki,                       süzgeçli kovasıylayeniden geliyor kadın – güzelleşmiş, dingin,anlatılmaz bir güvenlik içinde. Ve bahçe örtüyor                       kadınıomuzlarına …

Devamını oku