Şiir Antolojim

En çok yorum alan yazıları

  1. Son Hatıra — 2 yorum
  2. Hüzünlü Bahar — 1 yorum
  3. Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
  4. Çamur Etkinliği — 1 yorum

Yazarın yazıları

Sonrası sükût olsun…

Bendeki mektuplarınızı, fotoğraflarınızı ve onların arasında bulunan birkaç hatırayı daha dün gece yakarak yok ettim. Yıllardır binbir müşkülatla sakladığım, her fırsatta baştan sona yeniden yeniden okuduğum mektuplarınızın yanarken çıkardığı alevlerde öfkelerimi, sevinçlerimi son bir defa daha seyrederek hepsiyle vedalaştım. Son ricamı tekrar ediyorum İhsan: Sizde bulunan mektuplarımı, fotoğraflarımı yakınız. Sonrası sükût olsun… Fatma Cevdet Hanım

Şiire ihtiyacım var

Ben paraya muhtaç değilim.Hissiyata muhtacım.Kelimelere,Ustalıkla seçilmiş kelimelere,Düşünceleri aktaran çiçeklere,Buradayım diyen güllere,Ağaçların yaşamasına imkân sağlayan rüyalara,Heykelleri dans ettiren şarkılara,Aşıkların kulaklarına mırıldananYıldızlara ihtiyacım var.Her kelimesiYeni bir duygu rengini uyandıran,Sihri kelimelerin yükünü yakanŞiire ihtiyacım var. Alda MeriniÇeviri: Sercan Leylek

SİGMA, requiem

Sahne kararıyor ve ağır ağır batıyorummecnûnu olduğum suyun içinde, görüyorumhızla yanımdan geçen yüzleri: Odisseus,Iason, Sinbad, Kaptan Ahab Pirî Reis vediğerleri, kaç kişiye nasip olur böylesi birkarşılama töreni-… Son gece bir düş gördüm: Boylu boyuncaUzanmışım Dantes’in küpeştesine, kıyıdanel sallıyor herkes ve yelkeni dolduruyoruzaktaki dağlardan inen rüzgâr, dümensahipsiz, sular kabarmış, öfkeli köpüklerinortasında kararlı bir hayalet tekne gibiaçılıyor …

Devamını oku

Muhacir Kuş

I Büyük, yalnız, yaralı bir kuştuHamdi beyin gördüğü: Odasındaotelin iç organlarını dinliyorduher gece: Kimbilir kaç kış çökmüştüyazların arkasına, uyku onu çoktanterketmişti. Hatırlamıyordu şimdigüneşi ve sise doladığı kadınları,istasyonlar bile kendi zamanınıkemiren aç bir tünel faresinindişlerinde öğütülmüştü.Doğduğu evden bir pencere karosu,M ontparnasse’den bir ara sokak,Beylerbeyi’nde bir sakız çamınınavcuyla sıcaklığını yokladığı sertkabuğu ve nerede ne zamandıbilemediği sinsi bir …

Devamını oku

Kan Lekesi

“Bütün bunlar çok iyi, çok zarif şeyler de”demişti: “Artık tek bir mümini kalmamışbir dinin peygamberi olmak neye yarar?”Doğruydu bir bakıma, her zaman taktığısoğuk mesafe maskesinin ağzından tane taneçıkan bu sözler, başka doğrular da ekliyordunefes aldırmadan: “Hem kim tanır bugünJuliette Drouot’yu ya da erguvanın rengininisanın ilk haftasında, Tanrı aşkına, birtek kul biliyor m usun çevrende – …

Devamını oku

FUGUE XVII

“Ne Zaman Bitiyor Peki Kitap?” “Nerede ne zaman başlıyorsunuz bir kitabasözgelimi?” diye soruyor kadın. “Bilemiyorum”diyor şair: “Başlangıcı sonra farkediyor galibainsan: İlerlemiş bir hastalık gibidir şiir: Hemenhep gecikir teşhis”. Birkaç aydır kitabı kuruyor.Hayatlar geri duruyor artık: İmgeleminde yüzenyüzler, kesitler, sanrılar bırakıyorlar yerleriniharflerin ve boşlukların yarattığı pürüzlere.“Vazgeçtiğim kelimeler”: Gülümsüyorlar, uzunbir sessizlikte aynı anda karar kılmadan önce. “Ortaya …

Devamını oku

Fa Bemol

Sanmıştım ki: Gidersem dönebilirim.Bilirsiniz, hem de nasıl basmakalıptırzaman tüneli imgesi. Girdim oysa ben,çıkamadım: Uzun, hızlı, girdaplı birtek yöndü – vardığımda ne kendimdimartık, ne başkası: Ne canlı, ne cansız,eskimiş nota kâğıtları üzerinde bir avuçkanlı ses, mürekkep lekesi, iç çekiş;ne olmuşum, ne olmamış. Enis Batur

Vasiyet

Her yıl vasiyetimi yazardım bir kağıda,insan birdenbire ölebilir ve bıraktığı izlersayısız kararsızlık doğurabilir korkusuylakalanlar için – soru işaretleriyle tıkabasadolu kalanları gördüydüm: Rahmetli bendensonra tufan diye mi düşünmüştü, yoksaaklına mı getirmek istememişti öleceğini,anlamadım hiçbir zaman nasıl yaşanabilirölüm düşüncesinden bunca firari: Birdengidenlerle ağır ağır gidenler doldururkengünlerimizi, neydi ki vasiyet bellediğim:Kâğıt üzre kâğıt üzerindeki vaziyetti.Vasiyet gidenle ilgili benim …

Devamını oku

Düşerken

Şu ihtiyar yaşımdan bırakıp kendimiDünya denen şu umarsız boşluğaHani bir tutan olur diye belki elimiGeri gelmek istersem diyeDüşerken gözlerim değdi gözlerineBir saadet anı, ansızın sönüverenBir serap, yaklaştıkça uzağa gidenBilmem kavuşur mu her bekleyenDönmek ister mi içindeki boşluğu görenSen dönsen dünya durmaz, o da döner yenidenBaktığımda çok ama çok içeri baktım gözlerinden O sen değilsin Kemal …

Devamını oku

Terden Bembeyaz

iki kere yoruldum, ateşe atılırken birismailin gözünü bağlarken bir de,ey kimsenin istemediği dedim,seni bana versinler ödül olarakbir kuş olup uzağında durayımbakayım içine uykumu açıpkuzular çiğdemler ıhlamurgillerve güzel havalar, bu değil elbet. bir şey geldi bize, bereketi olmayanekmeksiz yenilen yemekler gibi şu sıkıntı, ne kadar düşkün banatitriyor üstüme bile annemdenen dar vakitleri esirgemiyorbozulmuş planları görülmüş hesaplarıne …

Devamını oku