En çok yorum alan yazıları
- Son Hatıra — 2 yorum
- Hüzünlü Bahar — 1 yorum
- Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
karanlık sularımı çoktan terkettimbağışlamayın beni bir çocukla geçirdimen son gecemiyağmurun şarkısını öğretti banakayanın yalın ışıltısını eprimiş yıldızlara tutundumilk kez not almadım hatalarımıgeceler aşkların kurtuluş günü çağırmadım kimseyihem bayrağımda yoktuörümcek ağlarına düş eklediğimgörülmesin diyedir bunca duvarlar kimliğimi bir yolcuya bıraktımsesimi ölülerin suskun ağızlarına camgöbeğihüzünlerim de olduharitasız acılarım da göz notlarında kaldıyüzümün son mevsimi tuttum, sevdim. bağışlamayın …
Şub 23
I Seni bir boşluğa attımgövdemi başka gövdeler bilmeyecek artıkboşluk sesi ol..hoşluk sesi ol.. sonra dönüp üz beni. Yüzüm yüzünü terk edeli kıştı.Yeni yeni kıştı. Kollarım kendibacaklarımı sarmıştı. Fotoğrafta görünmeyenışıklar vardı. Sandalyenin ucuna oturmuştum.Gözlerim bacaklarıma dolanan kollarıma ,sonra bacaklarıma , sonra daha uzağa , salondanda uzağa ,o yok yere bakıyordu. seni bir boşluğa attımgitmek üzereydim kalktımboşluk …
Şub 23
ben senden ölürdümoysa sen benim yaşamımdın sen benimle giderdinsen bende okurdunben caddeleribaşıboş dolaşırkensen benimle giderdinsen bende okurdun sen, ulu çınarlar ortasından sevdalı serçeleripencerenin gün ışımasına çağırırdıngece yinelendiğindegece bitmediğinde senulu çınarlar ortasından , sevdalı serçeleripencerenin gün ışımasına çağırırdın.. sen ışıklarınla gelirdin sokağımızasen ışıklarınla gelirdinçocuklar gidinceve akasya başakları uyuyuncave ben aynada yalnız kalıncasen ışıklarınla gelirdin.. sen ellerini …
Şub 23
2 İşte günlerden bir gün Ela gözlüm,Yeni bir başlangıçta bitecek ömrümüz.Amenna ve Saddakna,Bari hoşça geçse günümüz… Hangisine tasa edeceği, şaştık.“Ölüm derdi, kalım derdi” derkenDimyata pirince giden misali,Yolun ortasına ulaştık… Ölüm bir hatıra gibidir insanda,Kah hatırlanır, kah unutulur.Fakat bir gün, bir gün nihayetGözle görülür elle tutulur.. Şimdi taştan çıkardığım ekmekle,Çorba içmekteyiz sıcak sıcak.Fakat kim diyebilir ki …
Şub 23
Her satırıMendireğe dizili karabataklara benzeyenBir mektup bırakarakbalıkçı koyundansisler icinde uzaklaşan kayık gibibir sabah usulca ayrıldınkoynumdan Bütün yolcularınıBoğaz köprüsünün çaldıgıAraba vapurununboş seferlerigibi yanlızca rüzgârgezinir sensizyüreğimde Durgun bir sudur aslında denizki çocukların acemi oltalarını denediklerikuytu bir iskelenintahtaları altına yazıdıgımayrılık siirini okudukcadalgalanır… Sunay Akın
Şub 23
Arz-ı Hâl Bir ömre yetecek kadar ihanet gördümBin ömre yetecek kadar yalan duydumSade “arka bahçelerini” değilTalan edilmiş bahçelerini de gördüm “iki adımlık yerküre”nin.. Bir adam boyu adamlık yoktuYazanı çok okuyanı yoktu aşkınAteşi oyuncak sanan çocuklar vardı TanrımSaçlarım tutuştu..Kaşlarım tutuştu Tanrım !EllerimGözlerimKirpiklerim tutuştu.. Kalışın, bir “ben” hâli vardı bildiğimGidişin bir “O” hâli..Ve bir bilmediğim hâli vardı …
Şub 23
Güvercin Gerdanlığı Sevgiye ve Sevenlere Dair İbn-i Hazm Güvercin Gerdanlığı[1] 10 ve 11.yy.larda yaşamış, hukuk, hadis, metod, milletler, dinler, tarih, soybilimi, siyaset, ilâhiyat, edebiyat… alanlarında uğraşmış, 400 eser yazmış olan Endülüslü şair, mezhep imamı, filozof, polemikçi ve hukuk bilgini İbn Hazm’ın en önemli eserlerinden biridir. İbn Hazm’ın künyesi Ebû Muhammed, lakabı İbn Hazmdır. Döneminde İbn …
Şub 23
İnsan işte; geriye dönük düşününce hayal kırıklıkları geliyor aklına. Acımaya başlıyor canı, nasıl olur diye sormadan edemiyor kendine. Kötü bir şey bu hafıza; eliyor eliyor, canını yakan sözleri saklıyor, sonra bir gece ansızın bir örtü yapıyor üstüne. Azize Su
Şub 23
Seviyordum sizi ve bu aşk belkiİçimde sönmedi bütünüyle. Fakat üzmesin sizi artık bu sevgi İstemem üzülmenizi hiçbir şeyle. Sessizce, umutsuzca seviyordum sizi. Bazen çekingenlik, bazen kıskançlıkla üzgün. Bu öyle içten, öyle candan bir sevgiydi ki Dilerim bir başkasınca da böyle sevilin. A.S.Puşkin
Şub 23
Yaşlanıp saçların ağardığında, uyuklarkenOcağın başında, eline al bu kitabıVe oku yavaş yavaş düşleyerek bir zamankiYumuşak bakışlarını ve gölgelerinin tatlılığını. Kaç kişi senin o mutlu inceliğini sevmişti,Kaç kişi güzelliğini, yalan ya da doğru.Ama bir kişi senin o gezgin ruhunuVe değişen yüzünün hüznünü sevdi. Şimdi eğil de korlaşmış kütüklere,Mırıldan biraz üzgün bir sesle,aşk nasıl alıp başını dağlara …